flashback kelimesini hiç sevmedim. türkçe hikayeler de kahramanlardan biri ingilizce konuşabilir. ama yazar asla.
yazarın ayptığı dikenli tel-dövme-geri dönüş-dikenli telin kesilmesi ve olaylar kurgusunda ki ironiyi çok başarılı buldum.
tamamen özgür hissettiğin bir yerden, mahalle baskısının sana nefes aldırmadığı kasaba ya dönüşte kahramanın dikenli telleri kesip atması derin bir ironi olmuş.
özgürlüğün yaşadığımız yerden daha çok kişisel seçimlerle genişleyebildiğini anlayabilmek lazım. yanlış seçimler sizi en özgür hissettiğiniz yerden bile soğutabilir ve dışarda ki yanlış seçimler size kendinizi bir hapishanede daha mutlu hissettirebilir.