samsun için vize veren ingiliz subayın ses kaydı

entry33 galeri video1
    13.
  1. --spoiler--
    ''padişahın emin olduğu bir adam olduğunu anladık. padişah vahidettin ona çok güveniyordu ancak heyet çok büyük olduğundan 3-4 kişi yerine 35 kişi büyük zabitler, miralay, mirliva falan erkan-ı harptan en mühimler gidiyordu. yalnız bir müfettişlik için çok gördüm ben. Bunların hepsine vize vermek benim mesuliyetimdeydi. Bana 3-4 kişi çıkacak diye talimat emir verildi ben 35 kişiye vize verdim. bütün evrakı bütün dosyayı aldım ingiliz kumandanlığına gittim 3-4 kişi yerine 35 kişi gitmek ister vizeyi verebilir miyim diye. padişah bu kişilere itimat eder, vizeyi veriniz dendi. onlar cevap verdiler: mustafa kemal gitsin ne lazımsa yapsın dendi. ben de bu vizeyi verdim imza ettim ve teslim ettim. anladım ki bu olayda bir heyecan var, birşey var.''
    --spoiler--

    nasıl bakarsan öyle anlarsın.

    bu konuşmadan bir yobaz pekala atatürk'ü samsun'a vahdettin'in ve ingilizlerin gönderdiğini algılayabilir. nitekim doğrudur da. o vize verimeseydi atatürk ve yanındakiler samsun'a gidebilir miydi?

    burada subay bennett kendi görüşlerini aktarmış.
    "35 kişi müfettişlik vazifesi için fazla" yorumunu getirmiş, lakin mantık hataları da var.
    vizeler hem "benim mesuliyetimde" diyeceksin, hem de gidip kumandanlığa onay alacaksın...pek bir mantıksız geldi bana.

    son cümledeki "heyecan" kısmına gelirsek.
    aynı şeyi tüm subaylar düşünebilir, kurgulayabilir. zira adamların işi o. ister istemez düşünecek, senaryo üretecek. "lan acaba bunlar 35 kişi işgal kuvvetlerine karşı bir pislik yapar mı" diye düşünecek...düşünmezse zaten subay değildir.

    ha bir de olayın mustafa armağan boyutu var tabi.
    ben bu adamın sunduğu hiçbir tarihi evrak'a, kayıta, yazıya itibar etmem. zira adam tarihçi değil...
    3 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük