tartışmalara bir ses edeyim. kendim için diyorum ki:
bu durumun dinle, inançla, ahlakla ilgisi olmadığı gibi serinlikle, uygarlıkla, namusla da ilgisi yok.
bir kere '' günahtır. kadın öyle giyinmez! '' diyenler bir ağızlarını diktirip gitsinler.
'' sen başka kadınlara laf atmıyorsun, onların orasına burasına bakmıyorsun sen uygar bir erkeksin. bu yüzden biz de senin karına bakmayacağız. '' diyen birilerini gördüyseniz söyleyin. erkek '' laf atmıyorum ben. '' diye karısının dar pantolon giymesini izin verirse salak demektir.
bunun egoyla, kendini tanrı hissetmekle ya da kadının özgürlüğünü kısıtlamakla da ilgisi yok. bir kere sevgili olmak demek, hayatında bazı kısıtlamalar olacak demektir. tabi ki kimse zorla sevgili olmuyor, herkes bu durumun farkında. bu yüzden bir erkek karısına ne giyeceği konusunda karışabilir. aynı bir kadının da bir erkeğe karışabileceği gibi. ( gömlek giyme diyordu benim ki. ) tabi ki erkek kadının istemediği şeyleri de diyebilir. bu durumda da ayrılırlar en kötü ihtimalle. yani tanrılık diye bir şey de yok.
kıskançlık insanlar tarafından kötü algınan bir şey olmuş gördüğüm kadarıyla. ilişkileri yıprattığı açık ancak ilişkilerin olmazsa olmazı. aşkın olduğu bir yerde kıskançlık mutlaka vardır, kimse yok demesin vardır. vardır lan illa. bu karısına dar pantolon giydirmeyen erkek ise ya kıskançlığını dile getiremeyecek durumdadır( bir suç işlemiş olabileceği gibi pısırık da olabilir. ) ya da aşık değildir. çünkü senin aşık olduğun kişi, en değerli kişi başka erkeklerin bakacağı hatta laf atacağı, hakkında sapıkça hayaller kuracağı bir biçimde giyinmiş, illa ki kıskanacaksın arkadaşım.