uludağ sözlük evrim kapışması

entry55 galeri
    43.
  1. her nedense raakipleri sahada göremediğimiz kapışmadır. ama buna şaşırıyor muyuz? hayır... evrimciler objektif bir tartışmaya hiçbir zaman giremezler zaten. çünkü teorilerinin saçmalıklarının ortaya çıkmasını istemezler. onlar, sadece karşı tarafı konuşturmayarak ve kendi köşelerine çekilip mizah yaparak -sözümona- haklı olurlar. mizah yoluyla veya karşıtını konuşturmayarak ispatlanan (!) bir bilimsel teoriyi de tarih ilk defa görüyor zaar.

    şimdi burada bu kapışmayı isteyen baftan'ın kendisidir. sonra sahadan kaçıp teorisini savunamayan yine odur. o kaçınca, konuya şu veya bu yönünden girmek isteyenler de ortada görünmüyor kısmen haklı olarak... ben buradayım gelirlerse...

    ancak bir konuda baftan haklıdır. bilim bazen haddinden fazla ciddi bir hal alıyor ve dine meydan okuyacak duruma geliyor. tarihte nadiren olur böyle şeyler. mesela dünyanın yuvarlak olduğunu ve döndüğünü bilim adamları ortaya attılar ve bu görüş hristiyanlığa çok ağır bir darbe vurdu. hatta hristiyanlar, zulüm ve işkenceyle onları susturmaya çalıştılar. galile enkizisyon ateşinden son anda kurtuldu ve zindanda öldü, dünya dönüyor dediği için...

    ama dikkat edilirse, hristiyanlık gerçek bir din değildir, nietzshce'nin deyimiyle tarihin gelmiş geçmiş en büyük hurafesidir. hurafeye karşı akıl ve bilim daima galip gelir. ama gerçek dine karşı savaşamaz. çünkü bize ölümden sonra ne olduğunu bilim söyleyemez. allah var mıdır, yok mudur, cennet cehennem var mıdır, yok mudur; bunlar aklın ve bilimin ötesinde kalan konulardır. bunun en büyük delili de hawking'dir. hawking fizikte, kainatın bir başı olduğunu ve bir sonu olduğunu ispat düzeyine çıkarır ve maddenin "yaratılmamış - ezeli" olduğunu savunan her türlü felsefeye en büyük darbeyi vurur. ama kişisel inanç olarak, allaha inanmaz. daha doğrusu, bazen inanıyorum der, bazen inanmıyorum der. bilimsel akıl budur.

    şimdi bu bilimsel akıl, galile ve kopernik'in hristiyanlığa yaptığını, evrim teorisi yoluyla islamiyete yapmak isstiyor. fakat bu sefer olay farklı. iki yönden: birincisi, evrim teorisi bilimsel aklı doyurmuyor ve bir çok yönden bir çok tutarsızlık barındırıyor. ikincisi, islamiyet, evrim teorisinin yıkabileceği bir hurafe zemininde bulunmuyor. bergson'un farkettiği gibi, evrim teorisi, bir çok tutarsızlığından kurtulsa ve ispatlanacak olsa, amaçladığı şeyi değil, tam tersini doğrulamış olacak; yani "tesadüf"ü değil, "yaratılış"ı...

    ve sıkıntı tam da burada: evrim teorisi, henüz kendi açmazlarından kurtulmuş değil. çünkü tartışmanın özü, canlılar dünyasında bir evrim hareketi olup olmadığı değildir. tartışmanın özü, canlılar dünyasında tesadüfün ve transformizmin olup olmadığıdır. yani:

    - hayatın başlangıcı yaratılışla mı olmuştur, yoksa tesadüfen mi?
    - canlılar dünyasında transformizm, yani türlerin birbirine dönüşümü var mıdır?

    asıl konu bunlardır ve evrim teorisi bunlar hakkında bugüne kadar hiçbir ciddi delil ortaya koymuş değildir. tam aksine, fosiller ve diğer akli deliller, tam aksi yönde netice vermektedir. bir ara efsane evrimci olarak sunulan dawkins, "tesadüf demekten korkmamalıyız" diyerek bilim çevrelerindeki bütün karizmasını sıfırlamıştır - zaten bilim adamı olarak değeri yoktu, tipik bir şovmendi ya, neyse... bugünkü türlerin milyonlarca yıl önce de dünyada bulunduğu, hiçbir transformasyon geçirmediği bilimsel delillerle ortadadır.

    evrim teorisi bu yönlerden sınıfta kaldığı için, birtakım gevezeliklere ihtiyaç duyuyor. işte mutasyondur, genetiktir, embriyonlardır, proteinlerdir vesaire... yukarıda da dediğimiz gibi, bunlar tüler arasında bir geçişim olduğunu göstermiyor ki, sadece türlerin birtakım özellikleri itibariyle birbirlerine benzediklerini gösteriyor...

    hayatın, ilkelden mükemmele, basitten ideale doğru bir evrim şeması teşkil ettiğini kimse inkar etmiyor. çok eski çağlardan beri zaten canlıların sınıflandırılması böyle bir şemaya dayandırılır. islam tasavvufunda, bin yönden anlatılır bu... ama bir "yaratılış gerçeği" olarak; bir tesadüf ve rastgelelik olarak değil... türlerin birbirine dönüşümü olarak da değil; elan vitalin, yani ilahi fiilin eserleri olarak...
    0 ...