azizim bir önce ki entrylerimi okumuş olanlar bilirer. an itibariyle 24 yaşımda olan bendeniz 17 yaşımdan beri bu oyunu sık aralıklarla oynamakta ve yaklaşık 7 senedir şampiyonlar ligini alamamaktayım. en son man unt ile 6 senelik bir tecrübe sonunda şmp ligi finali kaybedilmiş ve avrupaya verilen önemden dolayı lig 5.sırada bitirilmişti.
akabininde yönetim ile görüşülüp karşılıklı olarak kontratım fesh edilmiş bende işsiz kamış idim. yaz aylarımı ailemle birlikte dayımların mallorca adalarında ki yazığında geçirirken, o sıcakta siyah italyan kesim takım elbiseli iki adam güneşlenip süt mısır yediğim şezlonguma gelip üstüme gölge oluşturmuşlardı.
''hayırdır aga'' dedikten sonra güneş gözlüklü ve siyah italyan kesim takım elbiseli adamların yüzüne bön bön bakıp mısırımdan bir ısırık daha aldım.
aralarında ince zayıf olan kendini tanıttıktan sonra inter milan takımını temsilen burda olduklarını ve inter milan takımının benimle sözleşme imzalamak istediğini öğrendim.
hemen doğrulup ''oooooooooo hoşgeldiniz'' tarzı bir girişle konuşmamızın daha sıcak geçmesi amacıyla sempatik bir hareketle sarılıp yanaklarına buse kondurdum.
ellerinde ki sözleşmeye göre bana yıllık 1.850 milyon euro ve transfer bütçesi olarak ta 32 milyon euro ayıracaklarını söylediler. ancak içimde bir sıkıntı vardı. büyük üstadların dediği kulaklarımda yankılanıyordu. ingiliz futbolunun tozunu yutmuş her kimse asla italya da başarılı olamaz.
genede şansımı denemek ve başarılı olacağıma inandığım için tekliflerini kabul ettim. inter milan, benim final oynadığım sene ikinci turda elenmiş ve ligi 3.sırada bitirmişti.
inter ile antlaşmam ada basınında büyük yankı bulmuştu. guardiola ispanya milli takımından ayrıldıktan sonra man unt ın başına getirilmiş ben ise inter in yeni patronu olmuştum. italya ya ayak basar basmaz milano hava limanında inter milan lı taraftarlarca karşılanmam beni mutlu etmişti. hatta adıma tezaruhat bile yapılması beni şaşkına çevirmişti. bu tezaruhattan ac milan a duyulan öfke ve onlara karşı ezici bir üstünlük kurmak için beni buraya getirdikleri anlaşılıyordu. hava limanında bulunan kalabalık hemen boynuma bir inter milan atkısı asmış ve delicesine bağırıp tezaruhat yapıyordu.
burun çekme efekti gibi adımı haykırıyordu kalabalık:
önceleri anlam veremediğim bu tezruhat buram buram ac milan a karşı kin ve öfke kokuyordu.
''ulan bindik bir elamete gidiyoz kıyamete'' diye içimden söylenerek besmele çekip imzaladık sözleşmeyi. içimde kötü bir his vardı. bu kötü hissin sebebi yakında bir süre sonra ortaya çıkıp beni darmadağın etmişti.