Her 6 Mayıs'ta olduğu gibi yine hamasi Deniz Gezmiş nutukları yükselmeye başladı dört bir yandan.
Biri de çıkıp Deniz Gezmiş'in Filistin El-Fetih kampında ne aradığını, el-fetih kimliğiyle hangi icraatları yaptığını, ODTÜ'de Erdal inönü'nün odasında nasıl/neden saklandığını anlatmaz mı Allah rızası için.
"Din" mevhumunu toplumlar için "uyuşturucu ve afyon" olduğunu söyleyerek toptan reddeden Marksist-Leninist teröristleri neredeyse şehit ilan edecekler.
Deniz ve "yoldaşları"nın kavgası "Bağımsız Türkiye" kavgası değildi. Sloganlarına da yansıyan Amerikan karşıtlığı aksiyoner değil, Komünist Rusya taraftarlığından kaynaklanan bir reaksiyondu. Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi diye nara atanların kaygısı "bağımsızlık" olsaydı şayet bırakın sloganı Rusya'yı eleştirmeyi kutsamazlardı milletler hapishanesi olan köle düzenini.
Yahut "Ne Amerika, ne Rusya, ne de Çin. Herşey Türk'e göre, Türk tarafından, Türk için" diyen Türk gençlerini hedef seçmezlerdi kendilerine.
"Komünizm bir yılandır, görüldüğü yerde başı ezilmelidir." diyen Atatürk'ü duymazdan gelip, Atatürkçülük adına Komünist teröristleri kutsamak en kibar tabirle abesle iştigaldir.