çikolata dolu havuzda sevişmekte; sütlü çikolatadaki, "süt/çikolata" oranının karesiyle orantılı gibi sonuçlar çıkarabileceğimiz bir önermedir.
millet sıkılmış sevgilisinden belli kendini matematiğe vurmuş. bizdeki eğitim sisteminin son ürünüdür bu açıklama. "bakın bilim bunların kanıtı." der gibi durmakta değil mi?
eş seçiminde büyük hatalar yapmış bir bilim adamının, sıkıntıdan kendini bilime vermesinin sonucudur. millet uzaya çıktı; bizim ilgilendiğimiz haber ise ruh hastası bir adamın sevişmekten anlamadığının kanıtı gibi önümüzde durmakta. bırakın bu işleri demek lazım bunlara. yakında futbol izlemenin sevişmekten daha zevkli olduğunu falan söylerler sonra da şöyle diyaloglar gelişir:
+ hilmi ne yapıyorsun sen? o kramponlar ne elindeki?
- bunlar senin için karıcım.
+ ne benim için mi?
- evet alt kattaki rasim bey ve eşinide çağırdım. siz sevil hanınmla japon kale maç yapacaksınız; biz de rasim beyle sizi izleyeceğiz. gazeteler yazmış...
+..
- vücut çalımı biliyor musun sen nalan?