birincisi: mesele "cam çerçeve" değildir, o sığ spekülatif tutumun iğrençliğinden sıkılın artık bi' zahmet.
ikincisi: sizi önce bir kafese sıkıştırıp sonra o kafesin üstüne başka kafesler koydularsa yıkıma size en yakın olan kafesten başlarsınız. kalkıp kendinizi ve bütün dünyanızı aptalca yıkmazsınız; bu saçma ve budalaca bir eylem olur. o yüzden şu meşhur "konvers giyen komünist", "mekdanılds yiyen anarşist" tarzındaki pek analitik, pek mantıki yaftacı tespitlerden bir an evvel sıyrılmak lazım -bence. sisteme karşıt olmak aç kalmak, soğukta yatmak, pislikten gebermek demek değildir; bilakis bu tür ihtiyaçların daha rahat ve adaletli bir şekilde karşılanması demektir.
üçüncüsü: bir bankaya saldırmak veya bir sigorta şirketine zarar vermeye çalışmak için onlardan doğrudan bir darbe yemiş olmak gerekmez. bu mülkiyet meselesine benzer. mülk sahibi kimse hırsız değildir, ama oturup düşününce her malik hırsız ve işgalcidir. banka-sigorta konusu da buna benzer... bankadan kredi çekip o borcun altında kalmadığım sürece sorun yoktur ama kapitalist soyguncu düzenin bel kemiği bankalar ve bu bankaları alaşağı etmemizi engelleyen güvenlik aygıtlarıdır. doğar doğmaz borçlu olmamızın en büyük sebebi ve dahi biz kendimizi savunduğumuzda bizi terörist, onlar götlerini sallaya sallaya ağzımıza sıçtığında, onları "mülkünü korumaya çalışan mülk sahibi" olarak gösteren de bizzat kendileridir. neyi güzel neyi çirkin göreceğimizi, neyi iyimseyip neyi kötümseyeceğimizi bile belirleyen ve bunu hiç belli etmeden yapan yine bu ospu cucuğu ensesi kalınlardır...
dördüncüsü: allasen bi' siktirin gidin. "kendi statükonu kendin yarat kendin ye" politikasını gayet güzel oturtmuş akp kafası, cemaat, faşist bönler, kemikleşmiş sağ ve niceleri yetmezmiş gibi bir de bu yapıyı en ufak patırtıda götü atan solcular, hükumetlerin boklu ellerine bakmaktan hala usanmamış sosyalist örgütler ve kürtlerin haklarından başka bir hak bilmeyen etnosentrik devrimciler çıkıp abuk subuk konuşarak besleyince iyice sikko bir topluma evriliyor bu y.rrak gibi toplum -affedersin.
beşincisi: ne aldınız lan? n'olur söyleyin. ne kazandınız? her köşe başına dikilmiş bir bankamatik sayesinde götünüzü daha rahat s.ktirebildiğiniz için çok mu müteşekkirsiniz teknolojik pezevenklere? nedir?
her neyse.
sadece birkaç şey için üzüldüm, bu tip şeylerde dikkat etmek lazım:
- yüzün iyice kapanması mühim...
- örgütlü eylemlerde üyelerin birbiriyle neredeyse aynı giyinmesi mühim...
- her eylemin bir kaçış planı olmalı (polis nasıl müdahale etmemiş zaten hayret)
- cam kırılmıyorsa yanar, yanmıyorsa zedelenir.
- internet takibi can yakabilir. (imamın dediğini...)