ucuzluğu bile indirimden almışların hala büllbüller gibi şakıması da "ar eksikliği"... gelin şunun adını koyalım tabancasını heldad unutup, adını bahtiyar koyan ve sık sık katilbaşını özleyen bu mütevveffaya ne bir borcumuz, ne de vicdani bir yükümüz var... paraya doydu, ünlü oldu, vur patlasın, çal oynasın yaşadı...
ama binlerce adsız gariban analarının babalarının yüreğinde sızı olarak kalabildi sadece. bir kadının elini tutmadan, bir gün yüzü göremeden, evlat sevemeden öldüler gittiler.
şimdi bu masumların cellatlarına, o cellatların şak şakçılarına mı vefa göstericez? neden?
daha fazla ciğerimizi yemedikleri, daha çok kanımızı içmedikleri için mi?