talat tekin

entry7 galeri
    2.
  1. türkiye'de "türkolojinin" yaramaz ve asi çocuğudur. milliyetperver ağırlıklı bir bilim câmiasının ender solcularından olmasının dışında başkaca enteresan tarafları da vardır. câmianın geneli "türk lehçeleri" der de bu asi çocuk "türk dilleri" der. câmianın önemli bir kesimi türkçede "uzun sesli" yoktur derken bu yaramaz çocuk "hayır efendim, türkçede bal gibi de uzun bir 'a' sesi vardır" der.

    türkolojinin ileri gelenleri, türkmen, kazak, özbek, çuvaş, tatar, yakut vb. türk topluluklarının konuştukları dilin türkçenin bir lehçesi ya da şivesi olduğunu; bu lehçe ve şiveleri "ayrı bir dil" olarak kabul ederek onlardan türkmence, kazakça, özbekçe vb. diye söz etmenin türkçeye ihanet anlamına geleceğini söylerler. oysa talat tekin bu konuda şöyle düşünür:

    çuvaşça, yakutça, özbekçe, kazakça, kırgızca ve diğerleri lehçe ya da şive değil, ayrı birer "dil"dirler. ana cermenceden çıkmış almanca ve ingilizceyi nasıl ki birbirlerinin lehçesi ya da şivesi olarak kabul edemezsek türk dillerini de ayrı dil olarak kabul etmek zorundayız. çünkü bugün bu diller, aralarında karşılıklı anlaşılabilirlik kalmayacak kadar farklılaşmışlardır.

    talat tekin, "türkiye yazıları", "tarih ve toplum", "somut" gibi dergilerde çıkan ve nice türkoloji profesörünü yerden yere vurduğu yazılarını 1994 yılında "türkoloji eleştirileri" adlı kitabında toplamıştır. söz konusu kitapta talat tekin'in, özellikle prof. şinasi tekin'le(aralarında herhangi bir akrabalık yoktur) olan tartışmalarını okuyabilir ve "ayar nasıl verilir"miş birçok örneğini görebilirsiniz.
    5 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük