bana her yer yatak odası

entry1 galeri
    ?.
  1. yıl 2019...

    selim' in sabah uykusu kapının deli gibi yumruklanmasıyla bölündü. yatağından kalkarken başını tutması, yine akşamdan kaldığını gösteriyordu. akşamdan çıkarmadığı kotu, siyah tişörtü hala üzerindeydi. şehirden uzak dağ evinin kapısını açtığında takım elbiseli iki tane iri kıyım adamla karşılaştı.

    -bizimle geliyorsun!
    +nereye? siz kimsiniz?

    hiç bir itirazı kabul edilmedi, apar-topar siyah lüks bir arabaya tıkılıp şehre doğru yol alındı. araba maslak' ta 105 katlı bir plazanın önünde durdu. plazanın kapısında kocaman fakyü plaza yazıyordu. sağında-solunda iki adamla 105. kata bir nefeste çıktılar. uzun koridorun hemen başındaki odaya girdiler. selim o anda böyle adamların odaları koridorun sonunda olurdu aslında diye içinden geçirdi. oda içinde oda bulunan yerde ilk sekreterle karşılaştılar. küçük bir selam verip patron olan adamın odasını iri adamlardan birisi girip kapıyı kapattı. kısa bir süre sonra çıktı.

    -seni bekliyor.

    selim kim bekliyor amkdeyip odaya daldı. kapının karşısında, masasına yaslanmış bekleyen, mini eteklii, beyaz gömlekli, 35-40 yaşlarında balık etli uzun boylu kadını gördü. yanına hızlı adımlarla yürüdü, arkasından iri kıyı adamlar koşmaya başladı. kadın elini kaldırıp iri kıyımları kapının eşiğinde durdurdu. selim de zaten vurmaktan vazgeçmişti.

    +kimsin sen ne istiyorsun?

    adı yeşim' di. fakyü dergisinin genel müdürü ve tam anlamıyla bir yetenek avcısıydı. tabi ki ismini de gözlerinden alıyordu. yeşim masasına geçti, önündeki kağıtları karıştırır gibi yaptı, derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı.

    -dergimiz dünya çapında bir dergi oldu. sekiz dilde 47 farklı ülkede satılıyor. çok büyük bir şirket ve dünya çapında yazarlarla çalışıyoruz. satış tirajlarımız tüm dünya da 100 milyonun üzerinde. senin de öykülerini istiyorum.

    selim sikine takmamışcasına küçük bir hıh çekti.

    +o istiyor değil mi? nerde o?
    -o kim?
    +biliyosun işte. buranın asıl sahibi, kan emici. parayla mabet olmaz!

    selim yıllardır bu ismi küfürsüz ağzına almamıştı. belki de karşısında bir kadın olduğu için bu kadar sade söylemişti. yeşim ise tam yaşına ve fiziğine uygun şuh bir kahkaha atmıştı.

    -parayla mabet olmaz mı? kuzum o dağ evinden kaç yıldır çıkmıyorsun sen?
    +nasıl yani anlamadım?

    yeşim küçük bir iç çekti. az biraz da maziyi özlemiş de üzülmüş gibi yaptı orospu.

    -parayla mabet olmaz, çok meşhur oldu. bu dergiyle büyüdü de büyüdü. çok para kazandı, kazandıkça şımardı. ilk önce karısını boşadı. sonra işte bilindik hikaye... karı-kız, kumar, spor araba... şimdi ise bir barakada yaşıyor. aldığı üç kuru parayı da, şaraba, internet kafeye veriyor.

    +internet kafe?

    -ara-sıra sözlükte hikayelerine rastlıyorum hala.

    selim yazık, çok yazık üzüldüm diye kadının yüzüne derken, içinden beter olsun yavşak diye geçirdi.

    -senin de bu dergide yazmanı istiyorum. öykülerini istiyorum, nasıl bir kafa yapısıyla yazıyorsun onları bile öğrenmek istiyorum.

    +yaşanmışlıkları yazıyorum.

    yeşim dudağının sağ tarafını hafifçe yukarı kaldırdı. bu bir küçümseme gülümsemesiydi, küçümseme ve sinirlendirme amaçlı.

    -yaşanmışlıklar mı? yoksa hayaller mi?

    selim kendisine osbirci muamelesi yapılmasına hiç takılmadan cevap verdi.

    +yaşanmışlık ya da hayal...ikisinin arasında benim için bir fark yok. mesela, senin mini eteğin, balık eti bacakların, bacaklarının üzerinde ki yuvarlak kalçan, gömleğinin açık iki düğmesi, yakanın arasından görünen beyaz sütyenin bunların hepsi benim için şu anda hafızama kazıdığım bir hayal. ama evime gidip yalnız kaldığımda artık sen benim yaşanmışlığım olacaksın.

    yeşim, masasına koyduğu kollarını kaldırdı. ihtişamlı koltuğunda kendini korurcasına geriye yaslandı, artık rahat olmadığı her halinden belliydi.

    selim devam etti;

    +ve artık sen benim yaşanmış bir hikayemken, ben senin için hala hayal olarak kalacağım. tabi bu da senin şanssızlığın olacak.

    yeşim' i rahatsız eden, selim' in kendisini düşünerek yaptığı yalnız seks değildi. yeşim' i rahatsız eden selim' in bu eylemi yalnız yapacağıydı. artık hem sinirli, hem de küçümsenen bu yüzden de tahrik olan yeşim' di!

    selim oturduğu koltuktan kollarının desteğiyle yavaşça kalktı. yeşim ise bu hareketi, sadece gözleriyle, başını hareket ettirmeden takip ediyordu. selim yavaş adımlarla masanın arkasına geçti. yeşim' in iki ucundan, iki eliyle tuttuğu kalemi yavaşça aldı, masanın üzerine de aynı yavaşlıkta bıraktı. elinden tutup masanın ön tarafına getirdi. selim, kadının da yardımıyla, kadını bir çırpıda masaya oturttu. elinin dışıyla yeşim' in yanaklarına dokunurken, masaya iyice yaklaştı. bu yaklaşması yeşim' in balık eti bacaklarının açılmasına, mini eteğinin de iyice yukarıya sıyrılmasına neden oldu.

    ...

    yıl 2019...akşam üzeri...

    selim akşamdan kalma kotunun düğmelerini kapatırken, yeşim de gömleğinin düğmelerini ilikliyordu. kadının dudağının kenarına küçük bir buse koyan selim kapıya doğru ilerlerken...

    -peki bu yaşanmışlığı yazacak mısın? adı ne olacak?
    +bana her yer yatak odası!
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük