inanan bir vatandaş olarak her zaman bu laf dalaşından geri durmaya çalışmışımdır.
neden derseniz ne kuranı hatmetmişliğim var ne de insanları kendi inancıma tabi tutmaya çalışma çabam...
mutlaka ki hepimiz düşünerek, sorgulayarak, yargılayarak belli bir düşünceye ve inanca sahip oluyoruz.
evrenin varlığını sorgulamayan bir tek insan daha yoktur herhalde. ben daha çok küçükken neden varız?
buradaki amacımız ne? yaratıcı var mı yok mu? sorularını düşünmüş sorularımın cevaplarını bulmaya çalışmışımdır.
ve bu soruların cevabı da (eğer ezberci değilseniz) öyle hemen bulunmaz. okursunuz, yaşarsınız, öğrenirsiniz...
sonuç olarak bir inancınız, bir siyasi görüşünüz, hayat hakkında yazacak iki çift lafınız olur.
hah işte bu noktada dikkat etmemiz gereken şey şudur; inanmayanların, bizimle aynı siyasi düşüncede olmayanların,
hayat hakkında apayrı fikirlere sahip olanların da tecrübeleri ve yaşanmışlıkları vardır.
ve nasıl ki saygı duyulmasını beklediğimiz düşüncelerimiz varsa aynı şekilde farklı renklerin de düşüncelerine saygı duymalıyız. *