insanı mutlu eden küçük şeylerden biridir. küçüklüğümde 2 civciv almıştık. birkaç gün besledik, daha sonra biri hastalandı, annem ilaç vermişti hastalığı geçsin diye ama kurtaramadık. ölümüne yakın gözlerini kocaman açtı, daha sonra yavaş yavaş kapattı. ilk kez o gün bir canlının ölümünü görmüştüm. diğer civcivimiz ise horoz olana kadar yaşadı hem de evin içinde. * onu kesmeye kıyamadık, bir tavukçuya verdik.