Her seyden once bilim teaduflere dayalidir (bkz: quantum fiziği). Kuantum fiziginin cikis noktasi belirsizlik teorisidir. Bir parcacigin herhangi bir state (durum) icinde olmasi istatistiklere dayanir. Tabi ki deney yapilir, ama kesin sonuclar elde edilemez, deneyi 10000 kere tekrarlarsin, istedigin istatistik modeline oturur o baska...
Simdi evrime gelirsek, evrim aslinda eigenstate problemidir. Imkansiz olan durumlar yok olur gider, butun kombinasyonlar olabilecek en ideal duruma coker. O anki var olan problemi hangi canli daha iyi cozerse o daha basrilidir. Evrimin cikis noktasi budur... Nitekim evrimle ilgili deneyler yapilmis ve teoriyi destekler niteikte veriler alinmistir.
En guzel ornegi hala sibiryada devam eden bir deneydir. Mesela kopekleri insanlar olarak biz yarattik. Kurtlari evcillestirdik, sakinlestikce bu hayvanlar kopek oldular... Benzer bir sekilde sibiryada tilki evcillestiriyorlar. En sakin tilkileri son 40 senedir ciftlestiriyorlar, ve her gecen nesille beraber tilkilerin huylariyla beraber fenotipleri de degisiyor. Evrim teorisi bu tahmini yapmasa da, gittikce daha cok kopege benziyorlar. Daha oynak, daha sevecen, daha kisa ayakli, rengarenk ve sevindiginde kuyrugunu sallayan tilkilere donustuler... Hatta yakin zamanda evcil hayvan olarak satilmaya baslanacak...
Bir de kuran var... Kiminin inancina gore gokten inen bir kitap. Bilimsellikle uzaktan yakindan alakasi yok, olsa 1400 sene once araplar nukleer bombayi yapardi dunyanin ebesini severdi zaten...
