bir anda hayalleri suya düşüren bir şeydir. kötüdür.
çoğu zaman bu kız bu kekoya nasıl bakıyor falan diye iç geçirirsiniz.
okulumuzun basketbol maçındaydım. turnuvadaki son maçımızdı ve ben turnuvada hiç oynamadığım kadar iyi oynuyordum. öyle ki 6 tane üçlük sokmuştum ki tribünler çıldırmıştı. ve bu üçlükleri hiç kaçırmadan sokmuştum, 4.'yü attığımda rakip mola almıştı falan... neyse arada tribüne baktığımda aralarından bir tanesi dikkatimi çekmişti.
sonuç olarak maçı kaybetmiştik ama okul çapında ufak bir popülarite getirmiş oldu olay bana.
bu sırada o dikkatimi çeken kız ile paso göz göze geliyoruz okulda. benim öyle düşünüyor olmama imkan yok çünkü arkasını dönüp direkt olarak göz teması ile bakıştığımız bile oldu yani. o kadar tesadüf olmaz herhalde diye düşünüyorum ben ve kız ile konuşmak gibi bir düşünceye kapılıyorum ister istemez...
derken. o da ne. gitar çalayım diye ayağa kalktım, gitarımı almak için gitar sehpasına doğru yöneldim. bu sırada evim ana caddede olduğu için gelen geçeni iyi görebiliyorum, o kızı gördüm. yanında da lavuğun teki. koluna girmiş herifin, gidiyorlar.
üzüldüm. demek ki ben mal mal triplere girmişim. ortada hiçbir şey yokmuş ve ben kendi kendimi ortada olmayan bir şeye inandırmışım. tam mala bağladım vallahi artık.
