uzun zamandir edindiğin aliskanlıkla sabahin köründe ayaga dikilirsin. okul kiyafetini giyer giyer kravatini nizami bir sekilde baglar artik servis mi beklersin otobusume binersin bilemem... okula gidersin. o bayrakli kapidan son kez girdiğinin farkindasindir. yaklasik 11 senenin vermiş oldugu alişkanlikla etrafa göz süzersin. alt sinftaki hergeleleri biraz fircalar sinifina dogru gidersin. uzun bir zaman evinden daha cok durdugun sinifta pek kimse yoktur. daha ahalinin gelmesine cok vardir. ac değilsindir. gidipte en yakın pastaneden pogaca limon kombinasyonunu yapmak istemezsin. zulandaki sigarayi cikarip kenefe gidersin. sigarani yakar bu arada koridordaki seslere kulak kabartirsin. ne olur ne olmaz diye. ya mudur yardimcisi yahutta bir hocaya ebelenmek istemezsin. ama sununda farkindasindir; artik bu saaten sonra bir şey yapmazlar yahu. en fazla paket gider. onu da hos gorurler hatta. sigaranin derin icerek bitirir. okulda söyle bir tur atmaya cikarsin.
kantin veresiyeyi kesmis bir kola alip ac karnina icersin. dersin baslamasina daha 15 20 dakika vardir. ama yavas yavas okul dolmaktadir. koridorda sesler ugultu gibi gelir.
canin sikilir bir tane hazirlik sinifindaki velete bir iki tane cakarsin. maksat nesen yerine gelsin.
sinifa cikarsin kantinden. her şey, boş verip bir tane sigara yakarsin. mesai arkadaslarin pardon sinif arkadaslarin damlar sinifa. onlarin serbest kiyafetlerini görünce kendine kizarsin ama sonra kafana dank eder. yahu ben bunlari son kez giyiyorum diye.
içine garip bir huzun duser. bildiğin hayattan kopmak sana koyar hafiften. ama umutlusundur gelecek için.
zil calar ve ders baslar. hoca arz-i endam eder. bazi ruh hastasi idealist hocalar vardir. son gun ders islemek isteyen ama taaruz edip onu bu niyetin vaz gecirirlirsiniz. geyiğe sarar hatta kep töreninde olan bitenlerin dedikodusunu yaparsiniz. bir zilden digerine kosar durursunuz. en son dersinizde sinif ögretmeni arz-i endam eder.
karneleri dagitir. sinifi gecmisinizdir. gerci bu beklenen sonuctur. ama hava atmayi sevdiğinizden dolayi show yaparsiniz. bu sizin hakkınızdir.
sinif ögretmeni sizden ve sizlerden cok cektiği için biraz sitemkar ama didaktik sekilde son ögüdünü verir. '' esas hayat simdi basliyor, sizin yüzünüze baktiğim vakit genc umutlu yuzler geliyorum, ne olursaniz olun karakterinizi muhafaza edin, unutmayin diploma bir amac degil aractir sadece. hayatinizi iyi yapmak ya da harabeye döndürmek sizin elinizdedir.'' evet sinif ögretmenim olan muslum asim erhanezer böyle demisti.
kendisi felsefe ögretmeni esasta ama dörtlük bir adam idi. onun sayesinde felsefi hayati sevdim. ona burda tesekurlerim iletmeyi borc bilirim.
zil calar. artik gamsizlik bitmistir. gercek hayata baslamistir. iki gün sonra öss sinavi vardir. o zamanlar olma ya da olmama sinavi olan ama simdilerde bakinca bir boka yaramayan sinav.
bayrak töreni yapilir. müdür bir kaç lakirdi terennum eder. ama dinleyen yoktur. birden sinif arkadaslarinin birden yaslandiğini hissedersin. tabi ki kendinin de ...
hüzünle okuldan cikar ve sigara yakarsin. bir kaç senenin ve ununtulmaz anilarini gecirdiğin binaya bakarsin.
hayata karsi korku hissedersin. iliklerine kadar. cünkü bilinmeyen yola cikmisindir. sinif arkadaslarinla bayarak töreninden sonra bir kafeye cay içmeye gidersin.
yoktur öyle kep töreninde ki gibi içkisiz lokanta da içki icmek. 2 gün sonra öss vardir. sonra bowling e gidersin arada bir kaç anidan sakalasmalarini yaparsin ama sonucta kucaklasip ayrilirsin. mezuniyet balosu için sözlesirsin. ama bu arada hangi elbiseyi ve ayakkabiyi giyeceğini düsünürsün.
zil calar ve gerçek hayat baslar. okuldaki bitsin diye göt attiğin zamanin hiç bitmemesini istediğini anlamisindir. ama tren kalkmistir coktan.
evladim gerçek hayat işte o zil caldimi baslar. son zil baslangictir artik...
hayatin seni yipratmadan vereceğin bir pozda kalan hazin bir hatiradir.