sabah çalan telefon sesi ile uyandığımda '5 dakika daha' dedim kafamı telefona döndürerek lakin telefon anlamıyordu konuşmaktan. alarm daha da sesli çalıyor, uykumu açıyordu....
her zaman ki gibi geç kalkmış, hızlı bir şekilde hazırlanarak kendimi dışarı atmıştım bulutsuz gökyüzünün masmavi olduğu güzel bir günde, her zaman ki gibi etrafıma bakınarak okula yürüyordum ki arkamdan beklenmedik bir ses ile bozuldu olağanlığım; acı acı bağırıyordu fren çekilin önümden dercesine lakin birisi çekilemiyordu, o çekilmedikçe firen daha da keskin bağırıyor, desibeli yükseliyordu ve bir anda kesildi ses 'küüütt'. refleks olarak arkamı dönünce arabanın çarptığı kızın 3-4 metre uçtuğunu gördüm. kaza anında etrafımızda 4-5 kişi olmasına karşın bir anda koşturan insanlar 20-30 kişilik bir çember oluşturmuştu kızın çevresinde. kız kazayı bir kaç sıyrıkla atlatmasına karşın ağlıyor, şoka giren şöför ise etrafa boş boş bakıyordu. insanların bir kısmı şöförü bir şey olmadığına dair ikna ediyor diğerleri ise kızı bir arabaya bindirip hastaneye götürmeye çalışıyordu 'adın ne? annenin adı ne?' soruları havada uçuşuyor bense olayı biraz izledikten sonra okula yol alıyordum zira geç kalmıştım....
yol boyu aklımdan çıkmadı o kaza, o şöförün korkmuş bakışları, 'annenin adı ne' sorusuna şoka girdiği için cevap veremeyen o kız ve ağlama sesleri.... her canımın sıkıldığında yaptığım gibi birine anlatmalı, içimi dökmeliyidim. sınıfa girdim ve hemen arkadaşlarıma anlatmaya başladım.
-oğlum az önce dibimde ki kızın birine araba bir çarptı, 10 metre uçtu kız.
+kız nasıldı oğlum güzel miydi bari? kesin eteği de uçuşmuştur haa*
*mini etekli miydi? hani şu liseye giderken eteğini kıvıranlardan?
-??!! yok lan ufak kızdı 3'e filan gidiyordu.*
+vay amk şansının.
*peki içinde çorap var mıydı?
-ulan biriniz de 'kız öldü mü?' desin lan ne abaza adamlarsınız.
*ölü diri fark yapmaz bize.
+huhahaha