kaçınılmaz gidişat. ben tuna da atlarımı suluyordum. yemyeşil ovalarda nazlı, ince sesli sevgilimle çiçek kokluyordum. ulu meşelerin altında dinleniyordum.
tunayı kirletmişler, çiçekler gene var ama kokmuyor. meşeleri buraya getirdim ama oradaki kadar ulu değiller.
hem var ya, balkanlar da beni özlemiş bir başkaydı o zamanlar diyormuş. barış içindeydik diyormuş, "yaşam hakkımıza saldıran yoktu" diyormuş.