Evet sözlük, günlerdir beynimi kavuran, yakan, yıkan, darma duman eden, kısacası siken bi durum bu. Dünya üzerinde yaşanılabilecek en kötü durumun hakkının yenmesinin olduğunu yaşayarak yani canlı şahit olarak öğrendim. Nasıl mı? Anlatayım, şöyle ki; öhhö öhhm şahsen ben üniversitede elimden geldiği kadarınca, karınca kararınca, naçizane bir kulüp yöneticiliği yapmakta idim bi zamanlar. Gün geldi;
-kardeşim msndekigulenadam, senin çalışkanlığını görüyoruz, gayet tabii bu çalışkanlığının bi mükafatı olacak,
+(kulüp başkanına dönerek) estağfirullah (bu da estağfirullahtır, estağfurullah değil. Bu herkesin düştüğü büyük bir yanılgıdır) benim bu işi makam mevkii için yapmadığımı herkesten çok sen biliyorsun. Benim amacım üniversite hayatını ot gibi derslere gidip gelmekle geçirmek yerine aktif olarak geçirmek. Bir şeyler yapabilmek.
-biliyorum kardeşim bu yüzden önümüzdeki sene (2011-2012 eğitim-öğretim dönemi) kulübün başına başkan olarak gelmen için elimden geleni yapacağım.
velhasıl 2011-2012 eğitim-öğretim dönemi başladı. Ama benim aklıma öyle programlar etkinlikler var ki yıkacağız ortalığı yani bütün üniversite hatta şehir bizi konuşacak o kadar uçuk bir o kadar da yaratıcı fikirler. Her neyse sene başlamasıyla birlikte, eski başkanın mezun olmasından mütevellid, bir otorite boşluğu var. Bizim eski sayman çıktı başkanım ben bi eğlence gecesi düzenleyeyim hocaya da haber veririz sonra da seri toplantılar ve programlarla işi sen toparlarsın, ee buradan sonrası senin nasılsa değil mi? aramızda kısa bir gülüşmeden sonra tamamdır sen bir gece düzenle yeri ayarla hemen öbür gün yeni bi yönetim kurulu oluşturacağız dedim. Gece düzenlendi. Herkes hoşnut. Ama bir sıkıntı var. Bizim sikindirik sayman geceyi akademik başkana duyurmamış. Aassiktir dediğim andı o an benim için. Her şeyin içine sıçtın gerizekalı sen halledeceğim dedin diye ben de gitmedim adamın yanına yani göt sayman hocaya haber vermemişti sözlük. Sonraki gün malum olan oldu. Akademik başkan ikimizi de yanına çağırdı. Kulüp yönetimini fesh ediyorum, artık yoksunuz dedi. Dünya başıma yıkıldı. Suçsuz olduğumu mu anlatayım saymanı mı sikeyim ? o bocalamayı çabuk atlatıp bizim yerimize işleri yürütecek birini bulduk. Kulüp işlerini ben öğretiyorum. Toplantılarına başkanlık yapıyorum. Ama bi terslik var sanki. Kız bir gün konuştuğuyla öteki gün konuşmuyor. Ne oluyor kızım nerden çıkıyor bu küskünlükler diyorum. Kulüple ilgili ümidi yok lafını ağzına tıkıyorum o yüzden küsüp kaçıyorlar, boşver onları msndekigulenadam çocukluk bunların yaptığı diyor. Kulübün yazı işleriyle alakalı ne varsa öğretiyorum. Sadece bağlantılarımla birebir görüştürmüyorum o kadar. Yavaştan da kıllanıyorum kızdan zaten.
dananın kuyruğunun koptuğu bir program olacak. Türkiyenin en büyük dil tarihçisi okula davet edilecek Hoca yanına çağırıyor, görevi sana verdim, her şeyi ayarla, program senin diyor. işte bu diyorum şimdi amına koyacağım ortalığın bütün izinleri her şeyi tek telefonla hallediyorum. Yazılar dilekçeler iş bittikten sonra ulaşıyor. Ohh be diyorum. Yetti ulan yatmak, biraz kendimizi gösterelim. Olay tamam programın afişleri basılacak izin hallolmuyor bir türlü. kusura bakma msndekigulenadam haftasonu araya girdi afişler yetişmeyecek gibi diyorlar. Vay amk rüsva mı olacağız şimdi. Rüsva olacağıma aç kalırım diyerek cebimdeki 20 tlnin 15 tlsini veriyorum, afişleri dışarıda bastırıyorum. Öbür gün hocanın yanına çıkıyorum.
-hocam iş tamam,-yüzde anlamsız bir tebessüm ile- afişler de burada.
o esnada hocanın yanında yavaştan kıl olduğum kız da var.
+şimdi konuşma metninin tamamı bu bunu şöyle okuyacaksın bıdıbıdı fiskosfiskos fısfısfıs
içses; ne oluyor lan burada?
+hah bastırdın mı afişleri teşekkür belgesi nerde?
-------ona para kalmadı hocam.!!1!!1bir!!
kafamdan aşağı kaynar sular döküldü. Tamamen bana emanet edilen program o, sonradan görme entelektüele kalacaktı. Sunucu oydu. Sunucu ben olmayacaktım belki ama benim istediğim birisi sunucu olarak kürsüye çıksa sezarın hakkı sezara teslim edilecekti. En azından salonda o program için harcadığım emeği insanlar görecekti.
bitmedi. Programı o kodumun sanayi kokulusu sundu. Sunduğu gibi gelen misafir hocayla bir muhabbet bir muhabbet. Akşam bütün hocalarla akşam yemeğimi dersiniz, demek programın her şeyini sen düzenledin ha? bu kız gelecek vaad ediyor mu dersiniz daha neler neler. anlayacağın kız yaptığım programın üstüne yattı sözlük. Suçum olmadığı halde fesh edilmeme mi yanayım. Fesh edildiğim halde program için uğraşıp yorulduğuma mı? Ceremesini ben çektim kaymağını kız yedi. Ve akademik başkan olan hocamız gıkını çıkarmadı.
Son olarak da üç yıldır oturup ders çalıştığım herkesin girip çıkabildiği bir dergahmışcasına kapılarını ardına kadar açmayı başardığım kulüp odasını bugün kilidi vurdu o adı zikredilmeyen kız. Üç senedir elimde anahtar olmasına rağmen bir gün dahi kilitlemediğim o kulüp odası bugün kilitlendi sözlük. Üç yıl didinip bir yerlere getirdiğim kulüp bir anda yıkıldı. Velhasıl emeğim yandı bitti kül oldu. Ortada ne dağ var artık ne su ne de suyu içen inek. Herc ü merc oldu hepsi zira. Ancak bu hak yerde kalmayacaktır. Elbet alacağım hakkımı ruz-ı mahşerde. Zira mahkeme-i Kübrada haklılar lal olsa da hakları onlara teslim edilecektir. Artık benim hakkım Allahındır. Allah, kulunun hakkını yiyenleri bildiği gibi yapsın.