toplumsal sorumluluklarının çapı ve hacmi merak edilen din sahipleridir.
öncelikle burada hedef alınanlar kesinlikle "sıradan" inançlılar değildir. islam dininin siyasi olarak toplumsal ortamda etkin olması gerektiğini, islam dininin toplumsal bir projesi olduğunu iddia eden, islam dini üzerinden kendisine kimlik edinmiş gruplar ve insanlardır. bu çerçevede yazan çizen, mesaj vermeye çalışan, alternatif olduğunu iddia eden ve ses çıkaran kesimlerdir. bunların klasik hedefleri zaten belli, sürekli bağıra bağıra hatırlatırlar; işte kimdir bunlar, ateistler, laikler, siyonistler, batıcılar, masonlar falan filan, öğrendik artık. ne kadar samimi olup olmadıkları tartışılır elbet, sabahtan akşama üstelik yıllarca tartışırız. gelgelim, en azından söylem bazında bile olsa kabul edelim ki bu saydığımız isimlere karşı oldukları defalarca kendilerince anlatılmıştır, nedenleri kağıt üstünde formülleştirilmiştir.
peki ya ırkçılık? nasıl görüyorlar şu an günümüzün toplumsal bir derdi olan ırkçılığı? yoksa ırkçılığın var olmadığını mı iddia ediyorlar? "bizim meselemiz değil" mi diyorlar? "o ırkçılar da nihayetinde sağ görüşe ait allah kitap diyen mübarekler" mi diyorlar? nedir bu islam görüşünü toplumsal ve bireysel hayat felsefesi edinmiş kesimlerin bu konuda duruşları? neden net bir biçimde tavır göstermiyorlar? gösteriliyorsa da neden bu duruşları kamu tarafından net olarak bilinmiyor?
şimdi sorsan sana çıkarırlar bir sürü hadis ve osmanlı tarihinden örnekler; ve ne kadar doğru ve dayanılır oldukları kesin olmadığı için boş tartışmalara yol açacağı da aynı oranda kesin... ama biz zaten bundan bahsetmiyoruz, çünkü "bugün"e dair olan bitenin peşindeyiz; bizim sorduğumuz yaşanan an, geçmiş değil: yani bugün var olan ırkçı söylemler ve haraketlenmeler için göster(eme)dikleri tavırlarıdır mesele. "böyle bir sorun yok, hepsi islam'ın tam olarak yaşanmamasından kaynaklanan yan sorunlar" falan mı diyorlar yoksa? "islam'ın ırkçılığa karşı tavrı belli zaten" diyerek kaçmaya devam mı edecekler bu hadiseden? belki de eşcinselliği ciddiye aldıkları kadar ciddiye almıyorlar ırkçılığı, belki de meselenin önemini tam idrak edemediler.
özetle diyorum ki, hani bu konuda bir şeyler düşünüyor falan olabilirler ama sesleri yeteri kadar gelmiyor. tamam, inancınız dahilinde biz kafirlerin sesinin kısılması baş meseleniz, nihayetinde işin ucunda dininiz var; peki ya bu ırkçılığın sizin o inancınıza ve toplumsal projenize hiç mi zararı yok? samimi olarak hiç mi dert etmiyorsunuz bu meseleyi? nedir bu işin "sırrı"? formülünüz nedir?
