sözünün eri bir kardeşimden bahsedeceğim şimdi. olayı empati kurmak suretiyle okuyunca eminim benim kadar sizler de dumur olacaksınız.
sözünün eri kalıbına pabucunu ters giydirebilecek türden bir itinaya tanıklık edeceğim sizleri.
10 ocak tarihindeki konuşma:
+ yavrum az kaldı dönmeme, 10 gün sonra istanbuldayım.
- lan olm o zaman ben uykumu düzene sokayım. (garibim hiç de beceremez)
+ ne alaka lan gündüz gözüyle en son ne zaman gördük birbirimizi
- o da doğru, bunu kırmak lazım lan işte
+ tamam o zaman sen haftaya cumartesi bana geliyosun kahvaltıya
- kahvaltı dediğin şeyi normal insanlar 9 10 gibi yapıyor ama kardeşim
+ biz daha fazla insan olup tam 9,30 da yaparız o zaman lan!!
- tamam 21 ocak saat 9.30 kahvaltıdayım kardeşim
+ tamamdır kardeşim
***
konuşma başka konularla dallanır budaklanır, bizim için gerekli olan kısmı burası elbette.
20 ocak tarihinde istanbul'a dönüş yaptım.
herhangi bir şekilde irtibat kurmadık. gece oturdum annemle hasret gidermeceler, kız kardeşle geyik muhabbeti çevirmeler, babayla futbol muhabbetleri derken ev ahalisi uykuya geçtikten sonra ben de yarım kalmış bir kaç işimi planladım, sabaha doğru uyku bastırdı, "lan" dedim;
--spoiler--
adama söz vermiştim kahvaltı hazırlayacaktım, buluşacaktık bugün. unuttum ya, hay amına koyim, kafa mı kaldı. ayıp oldu hiç de haber vermedim. arasam bu saatte camış gibi uyuyordur o öküz zaten. neyse lan akşama doğru ararım ben dışarda takılırız kahvaltıyı da yarın yaparız artık. uyuyayum ben
--spoiler--
içsesi ile yastığa kafamı uzattım ve deliksiz, kemiksiz, dalaksız bir uykuya geçtim. saat 6,30 civarıydı.
sabah babamın sesiyle uyandım;
- oğlum arkadaşın geldi seni bekliyor kapıda.
bi anda yataktan fırladım, duvardaki saat tam "9,30"u gösteriyordu. kim geldi, ne bitti, ne oluyor, ben kimim, babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi gibi sorulara hiç yeltenmeden direkt olarak kapıya yöneldim. kardeşim gelmişti, biliyordum.
kapıya geldiğimde,
- (gülen bir yüz ifadesiyle) unuttun dimi pezevenk?
+ lan oğlum valla sabaha doğru aklıma geldi uyuyosundur diye aramadım (büyük pişman olarak)
- tamam ben biliyodum zaten unutacağını, poğaça, börek, açma falan aldım çay demle de kahvaltımızı yapalım.
+ lan sen bi tanesin be!
- abartma pezevenk, hadi yüzünü yıka gel çayı da ben yapıyorum amk (yine o meşur gülen suratıyla)
ve akabinde, ev ahalisi de kahvaltıya kaldırıldı afiyetle ve muhabbetle dört dörtlük bir kahvaltı yapılmış oldu. hem annem uzun zaman sonra hazırlanılmış kahvaltıya uyandı, hem babam yıllar sonra hamurlu yiyeceklerden uzak durma hassasiyetini bir günlük de olsa ihlal etti, hem de ben çok sağlam bir götü oldum.
teşekkür ediyorum kardeşim, iyi ki varsın. ve özür diliyorum kardeşim, ben tembel ve uyuşuk; yer yer unutkan ve dalgın göt herifin tekiyim. sevgiler.