dayanacak kimseniz kalmadığı için sadece kendinize güvenerek yola çıkarsınız, sizi hayata karşı daha güçlü olmanız için zorlar güçlü de olabilirsiniz belki fakat ne zaman burnu kanayan başka çocuğun babasının yanına gidip kendini döven diğer çocukları şikayet ettiğini gördüğünüzde üzülürsünüz sizin gidip sarılacak, omuzunda taşıyacak, ağladığınızda gözlerinizi silecek kimse yoktur sizin göz yaşlarınız içinize akar ağlayacak kimseniz olmadığı için her kavgadan galip çıkmaya çalışırsınız, dayak bile yeseniz gidip üzerinizi temizlersiniz salya sümük dağılmaz, kendinizi toplar, burnunuz kırılır fakat gururunuz kırılmaz, geceleri korktuğunuzda yatağınızda oturur karanlıktan gelecek kötü şeyleri beklersiniz geceler boyu süren bekleyişlerinizde karanlıkta bir şey olmadığını anlarsınız karanlık ruhunuza işlemeye başlar, pencereden izlersiniz ayın parlaklığını, karanlık korkusu gibi diğer korkularda sizi terk eder sırayla babanız gibi, geriye gerçekler kalır karanlıkta da korkacak bir şey yoktur, arkanızda duracak biriside, o halde sadece ben varsam kabul ama sırayla gelin bakalım daha fazla acı çektirebilecekmisiniz, artık rakip kalmaz kaybedecek savaşta. sizi tehdit eden adamlara bile güler geçersiniz kulağınıza yapışırlar neden dövdün çocuğumu baban kim gidip şikayet edeceğim dediğinde gözleriniz dolmaz alaycı bir gülümsemeyle git şikayet et fakat o artık hiçbir şeye karışmıyor benim için sorun yok dediğinizde durumu anlamaz sonradan öğrenebilir ama o an sizin direncinizi kırmak için pişmanlık duymanız için tokat bile atabilir ama önemsemezsiniz, diğer çocuklar size baktığı için ağlamazsınız arkanıza dönüp kimsenin görmediği yerlerde boşaltırsınız içinizi çünkü sizim içinizi en çok acıtan size acıyarak bakmalarıdır evet en zoru size acımaları.