Konsept olarak iyi düşünülmüş olmasına rağmen, simultane sınavını geçememeniz halinde iş hayatınızda feci hayalkırıklığına uğrayacağınız bölüm.
Bu bölümü, maddi durumu iyi, daha üniversitede okurken barınma sorununu halledebilecek (ailesinin desteğiyle ev alabilecek) kişiler tercih etmeli. Zaten on kazanandan dokuz tanesinin kız olması, bölümün esasen hangi kesme hitap ettiğinin bir göstergesi.
Mezuniyet sonrasında sorun iki sebepten kaynaklanıyor: Birincisi ve üstesinden kolay gelinen sebep, bölümün piyasa gerçeklerinden uzak olması, derslerin daha çok kuramsal-teorik-soyut boyutta dönmesi. Can Yücel'in yaprak şiirini şekli şemaliyle birlikte çevirmek için günlerinizi harcayabilirsiniz, Gideon Toury'nin çeviribilim kuramlarını yalayıp yutabilirsiniz, dahası bunlar üzerine paper hazırlayıp konferanslarda, akademik kesimlerde alkış alabilirsiniz ama mezun olduktan sonra hayatınızı yazılı çeviriyle kazanmayı düşünüyorsanız bunların size faydası, Jüpiter'in en büyük gezegen olmasının hayatınıza faydası kadar olacaktır. işletme, tıp vb gibi alanlarda son derece kısır bir eğitim var anlayacağınız. Aslında normal de. Tıp çevirisi yapmak için tıp fakültesinden mezun olmak gerek.
ikinci sebep ise çok daha vahim: Piyasa çevirisi, tamamen boktanlaşmış, insanların birbirini ezdiği, sömürdüğü, çalışma saatleri belli olmayan, işletme vb gibi bölümlerden mezun olmasına rağmen asosyallikten veya tembellikten normal şirketlerde çalışamayıp, "bilgisayarım var, ingilizcem de var, iki liraya ne güzel ceviri yaparım gül gibi geçinirim" diye sömürülmek için çırpınanların doluştuğu bir sektör. Çeviri sayfa fiyatları inanılmaz ucuz, Trados denen program sayesinde çevirmenlerin emekleri daha bir sömürüye açık, ödenmeyen paralar, yerine getirilmeyen taahhütler, maaşlı çalışmayı düşünürseniz iliğinize kadar sizi kullanmaya kalkan çeviri büroları. Tam bir kabus.
Piyasada çevirmen olabilmek için mütercim tercüman olmanız gerekmiyor. Bu konuda hiçbir denetim, hiçbir şart vs yok. Hello, how are you ingilizcesine sahip insanlar bürolarda çalışabiliyor. Yani sizin müt-ter mezunu olmanız burada hiçbir fark yaratmıyor.
Siz siz olun, simültane yeteneğiniz yoksa bu bölüme girmeyin. ingilizce öğretmenliğini tercih edin. Dil yeteneğiniz varsa zaten piyasada çeviri yapabilirsiniz. Karşılaştırdığım ingiiizce öğretmenliğinden hem öğretmenlik diplomanızla çıkarsınız hem de istediğiniz zaman -dilinize güveniyorsanız- çeviri yaparsınız. Trados, CAT denen programları öğrenmesi çocuk oyuncağı.
Ha diyorsanız benim sırtım pek, güle oynaya bir dört yıl geçirmek istiyorum, bir ingiliz Dili Edebiyatındakiler kadar ineklemek bana mahsus değil, hemen yazın. Boğaziçi Çeviribilim bölümü, alanının en iyisi. Okulun son derece avantajlı özellikleriyle bütünleştiğinde ideal bölüm denebilir.
Ama dar gelirli bir aileden geliyorsanız, hiç bulaşmayın derim. Geleceğiniz -simültane sınavını geçemedikçe- belirsiz.