çok basit bit gerçek vardır. çoğunluğun dallamalığını azınlığa enjekte edemezsin.
eğer ki kürtlerin yüzde doksan dokuzu bile pkk'yı savunuyor ona destek veriyorsa bile geri kalan yüzde birledir benim işim.
pkk bariz biçimde bir terör örgütüdür, özgürlük savaşçıları değil. bunun en basit karşılaştırmasını kendi özgürlük savaşımız ile yapabiliriz.
biz kurtuluş savaşında asla sivilleri hedef almadık, asla geleceğimizi başka milletlerin insafına ve borcuna bırakmadık. açlıktan ölmek üzere iken sovyetlerin silahlarına karşılık binlerce ton buğday gönderdik * ki sırf ileri zamanda başkalarının insafına kalmayalım, başkalarına borçlu kalmayalım diye.
bugün pkk ne yapıyor; avrupanın en büyük uyuşturucu kartellerinin ikincisi, silahlarını ne karşılığında kimden alıyor belli değil. yarın öbür gün kürdistan kurulsa ruanda'dan, somali'den ne farkı kalacak bu ülkenin.
türkiye cumhuriyeti, zamanında öok sayıda etnik, dini, ideolojik gruplara ağır şekilde tecavüz etti. kürtlerin bundan nasibini almadığını söylemek komik geliyor. zamanında rumlara ve ermenilere ve bütün gayri müslimlere, sosyalistlere ve koministlere, ülkücülere, dindarlara, alevilere ve ateistlere, hatta sünnilere bile zulüm yapılmadı mı? bugün kemalistlere yapılmıyor mu? kime acı çektirilmemiş ki kürt asıllı vatandaşlarımıza benzerleri, azı ya da çoğu çektirilmemiş olsun.
pis ve iğrenç bir coğrafyada yaşıyoruz. pkk da bu pis ve iğrenç coğrafyanın tipik bir ürünü. askeri, polisi, jandarmayı geçtim, hadi onların kendini savunma aleti var, doktor öğretmen mühendis ve çiftçi katleden bir örgüt nasıl savunulabilir benim aklım almıyor.
işte bu nedenle benim işim pkk'yı savunan, etnik kökeni ne olursa olsun, ile değil, bu cumhuriyetin bir vatandaşı olarak, aynı cumhuriyetteki sorunları gözüme sokarak, eli silahta değil kitapta ve defterde olanladır. rum olsun, çerkes olsun kürt olsun, arap olsun, türkmen olsun, yeterki şu büyüdüğü ülkeyi değil içinde yaşayan vatandaşlarını daha adil, daha mantıklı hatta daha ütopik bir toplum ve cumhuriyete dönüştüröeye çalışsın.
