Tgb nin açıklamalarından biridir. Bir çok tespitleri doğrudur. Fakat tanıdığım bir çok ülkücü arkadaşlarımın içerisinde çok doğru adamlarda vardır. işte böyle adamlarla değil yanyana gelmeyi aynı kefene sarılıp ölmeyi bile isterim.
"iki türlü Ülkücü vardır;
Birincisi Fethullahçı, birikimsiz, sığ ve mafyatik, ki ırkçılar bunların arasından çıkar ve gladyo böyle gençleri kolayca kullanır.
ikincisi Atatürkçü, vatansever duygularında samimi, anti-emperyalist ve birleştirici.
Birincisi TGB'yi 'anarşist' ilan edecek kadar kördür.
ikincisi ülkenin şu anki durumunda birleşme ve anti-emperyalist mücadeleyi öne çıkaracak kadar olgundur.
Sözümüz, Birinci tarafta olanlara;
Dün Gazi Üniversitesi iktisadi ve idari Bilimler Fakültesinde (iiBF) kendisini ülkücü olarak adlandıran bir grup kontrgerilla artığı serseri okulda bulunan aralarında Genel Başkanımız ilker Yücelin de bulunduğu TGB üyelerine arkadan kalleşçe saldırmıştır.
Okul yönetimi ve özel güvenlik açıkça olaylara müdahale etmemiş, bu tavırlarıyla provokasyona çanak tutmuştur. Saldırıda hiçbir arkadaşımız ciddi bir yara almamış, saldırı boşa çıkartılmıştır.
Provokasyon diyoruz, çünkü saldırıyı gerçekleştiren grup özel bir gruptur. Yıllardır ülkücü kisvesi altında eşkıyalık yapan, haraç toplayan, öğrenci ve okul yönetimi üzerinde terör estiren bir çapulcu sürüsüdür. Özel olarak oraya gönderilmiş, başlarında yaşça büyük iki provokatörün olduğu ve çoğunluğu okul dışından toparlanmış bir grup. Hedef alınanın doğrudan TGB Genel Başkanı ilker Yücel olması, olayın çok önceden planlandığının, hazırlıklarının yapıldığının apaçık bir delilidir. Bir diğer delil ise, ortaya önceden hazırlandığı belli olan yalanlarla dolu bir bildirinin çıkmış olmasıdır. O bildiriye aşağıda değineceğiz. Üzerlerinden çıkan alet edevat da saldırının planlı olduğunu kanıtlıyor.
ABD Milliyetçileri
TGBnin yurt çapındaki önlenemez yükselişi ve yarattığı etki o bilindik karanlığı harekete geçirmiştir. Meselenin özeti şudur; bu çapulcu sürüsü ekmeğimiz elimizden gidiyor telaşına kapılmıştır. Çünkü sözde milliyetçilikleri adına yaptıkları yalnızca ve yalnızca okul öğrencilerini canından bezdirmek, saçla küpeyle uğraşmak, mafyatik ilişkilere girmekten ibaretti. Ama saldırdıkları TGB, ABD askerlerini köşe bucak kovalamakta, kafalarına çuval geçirmekte, Gençliğe Hitabeyi en gür sesle yurdun tüm meydanlarında haykırmakta, Cumhuriyete ve Bağımsızlığa yönelen her tehdide karşı cansiperane öne atılmakta, korkusuzca savaşmaktadır. işte onları korkutan da budur. Taktıkları milliyetçi maskeleri artık ardındaki karanlığı ve kontrgerillayı gizleyemez hale gelmiştir. Herkes şunu iyi bilsin TGBye saldıran bir milliyetçi ancak ve ancak ABDnin, NATOnun, ABnin ve israilin milliyetçisi olabilir.
Kontrgerilla Salaklığı
Nitekim bu çapulcu sürüsü yaptıkları kontrgerilla saldırılarına meşruiyet kazandırabilmek için 40 yıllık bayatlamış yalanlara sığınmıştır. Ancak bir beyin taşımayan kişilerin inanabileceği yalanlara. Olayın ardından dağıttıkları ancak önceden hazırlandığı belli olan bildiride Terör örgütü yandaşı, Anarşist, Marksist bir grubun okullarında olay çıkarttığını kendilerinin ise bunu engellediğini ifade etmişler. Dahası bizlerin Ankara, Hacettepe, ODTÜ gibi üniversitelerde Türk bayrağı açılmasına izin vermeyen gruplardan olduğumuzu iddia etmişler. Ergenekon Davasında yargılanan arkadaşlarımıza Neden şehit yürüyüşleri düzenliyorsunuz? diye soru sorulmuştur. Yani biz, Türk Bayrağı açmaktan yargılanıyoruz!
Bizi bilen bilir, kontrgerillacı bir salağın kaleminden çıkabilecek saçmalıklara cevap verecek durumda değiliz. Bizim, her üniversitede bu ülkenin bağımsızlığını ve Cumhuriyet Devrimlerini savunduğumuzu ve bunun için nelerle mücadele ettiğimizi dost ya da düşman siyasetle uğraşan her kurum gayet iyi bilir.
Fethullahçı Ülkücüler, Mümtazer Dostları?
Bizler bu ülkede milliyetçi, ülkücü aydınlar olduğunu biliyoruz. TGBnin içinde de çok sayıda kendisini bu şekilde isimlendiren arkadaşımız mevcut. Hatta ABD askerlerinin çanına ot tıkadığımız ve Gençliğe Hitabeye sahip çıktığımızdan beri bu dünya görüşüne sahip çok sayıda genç saflarımızda yerini almıştır.
Anti-emperyalist ve Cumhuriyetçi olan, AKPye karşı mücadele eden gerçek milliyetçilerin bu olaydan dolayı utanç duyduklarını biliyoruz. Ancak yetmez! Bunları bir kambur gibi sırtınızda taşıyamazsınız! Bunlar artık milliyetçi falan değil, açık ve seçik AKPli ya da Fethullahçıdır, yani Amerikancıdır. Yıllarca aynı okulda hocalık yapmış Mümtazer Türköne gibi, bunlar da kendilerini AKP ye ya da Fethullaha yamama çabasında olanlardır. Yıllardır ses çıkarmadığınız ya da görmezden geldiğiniz bu serseri sürüsü, artık karşı tarafın bir silahıdır, bunu görün ve tavır alın! Elebaşlarını bulmak ve teşhir etmek boynunuzun borcudur. Aksi durumda herkesin milliyetçiliği sorgulanacaktır.
iiBFnin Dekanı Kimdir?
Fakülte yönetimine de buradan sesleniyoruz. Provokatör sürüsünden elemanlar kavga sırasında Buranın dekanı da rektörü de biziz diyorlardı. Dekan Prof. Dr. Mithat Üner ve yönetimi bu konuda neler düşündüğünü açıklamalıdır. Bir gurup serseri okulu kendilerinin yönettiğini ayan beyan söylüyor. Dekanlık bu işin sorumlularını bulmalı, daha önceki olaylarda olduğu gibi kamera görüntülerini yok olmasına müsaade etmemeli ve derhal soruşturma açmalıdır. Aksi takdirde gerçekten okulu o üç beş serserinin yönettiği kesinleşir ve Fakülte yönetimine de cübbelerini çıkartmak düşer. Fakülte öğrencilerinin can güvenliğini sağlamak en önemli görevleridir.
TGByi Durduramayacaksınız!
Kontrgerillayı tanıyoruz. Geçmişte ABD 6. Filosunu denize döken gençlere milliyetçi kisveyle saldırırdı, şimdi de ABD askerinin başına çuval geçirenlere. Bizler büyük bir mücadelenin neferleriyiz. Bağımsızlık, Cumhuriyet ve Mustafa Kemal mücadelesinin. Kontrgerilla artıklarıyla mücadele de bu büyük mücadelenin bir parçasıdır. TGByi sindirebileceğini düşünenler fena halde yanıldıklarının farkına varacaktır. TGB çığ gibi büyüyor ve Türkiye düşmanlarına korku salıyor. Durum bundan ibarettir.