beyblade

entry157 galeri video5
    1.
  1. bundan beş sene kadar önce dünyaca ün yapan topaç oyunuydu ve çizgi filmi vardı. öyle bir çizgi filmdi ki...

    bir gün eve geldim, baktım kardeşim atv'de çizgi film izliyor. izlediği çizgi filmin ismi de beyblade' miş. o zamanlar da lisedeyim, hala kaliteli çizgi film görünce izleme potansiyeli mevcut. atv de o zamanlar almış başını gitmiş çizgi film yayınlamada. her ne kadar dizi atv'de izlenmese de çizgi film atv'de izleniyormuş, küçükler öyle diyordu vallahi. neyse bende de potansiyel var ya oturdum başına. klasik japon çizgi filmi figürleri vardı. güzeldir deyip izlemeye devam ettim.

    önce dik saçlı bir çocuk cebinden topacı çıkardı, sonra diğeri. topaçlar dönüyor da dönüyor. ben sabırla bekliyorum ne zaman bir heyecan olacak diye. derken dik saçlı olan " kutsal canavar ejderha saldıııır" dedi. ne olduğunu anlayamamıştım. kutsal canavar neydi? neye saldıracaktı? çünkü ortada gerçekten kötü bir şey yoktu. ben bunları düşünürken diğer karakter feryadı bastı " saldır anka kuşuuuu". ulan gerçekten sinir olmuştum. hayvan dövüşü müydü bu? kardeşim hala pürdikkat bakıyordu. ben de düşüncelerimden sıyrılıp baktım ekrana. ejderha arkasındaki efektlerle birlikte anka kuşuna doğru ilerliyordu. arada bir de yerde dönen topaçları gösteriyordu kamera. kuysal canavarlar kendi çaplarında savaştıktan sonra, kamera iki topaca odaklandı. onlar hala dönüyordu. hem de çarpıştıkça sanki trafo elektriğinden çıkan kıvılcımlar gibi kıvılcımlar çıkartıyorlardı. buna da olur dedim. en sonunda topaçların biri diğer topaç ve duvar arasında sıkışıp durdu. dik saçlı çocuk ve diğeri birbirine sinsi bakış attı. dik saçlı çocuk yenmişti. ama yorulmuş görünüyordu. niye yorulmuştu acaba? o dönmemişti ki, dönen topaçlardı. ve orada çizgi filmin o bölümü bitti.

    gerçekten bir çizgi filme oturunca birşeyler anlayan ben bu sefer hiç ama hiç birşey anlamamıştım. çünkü ortada ne kötü bir karakter, ne iyi bir karakter vardı. hatta dünyayı ele geçirmek isteyen adamlar bile yoktu. ben dayanamayıp kardeşime sordum? " e noldu şimdi burada" dedim. hani hiç kimse dünyayı ele geçirmeyecek miydi dedim. o da bana uzun uzun, çizgi filmin bir topaç yarıştırma turnuvası olduğunu, kutsal canavarların güçlerine göre kazanan topacın belirlendiğini, hatta topaç sahibinin kutsal canavarı yönetebildiğini anlattı. yani ortada dönen topaç öyle kuru kuruya dönen bir topaç değildi. "vay be" dedim kardeşimin yüzüne karşı ama içimdeki ses "a..na koyim böyle çizgi filmin" diyordu.
    26 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük