inanılmaz boktan bir durumdur. 3-5 yaşlarındayken dizilerde oynayan istisnalar dışında, yaşıtlar televizyonlarda, gazetelerde, internet magazin haberlerinde belirmeye başladığında derin bir moral bozukluğu sarar kişiyi. kendisi evinde portakal soyarken bilmemkimin dizileri izlenir, maçlarında bağırılır, konserlerine gidilir. insanlar 'onların' özelliğinin farkına varmış ya da vardırılmışlardır ama sen hala toplumun gözünde yoldan geçen ya da metroda 10 dk yanında oturulan birisindir. inanılmaz yeteneksiz ya da tamamen sıradan biri olsan da kendi dünyanda ne kadar da özelsindir. kendini kesinlikle vazgeçilmez hissedersin, sensiz kimse yapamayacakmış gibi gelir ama ne yazık ki dünyadaki 7 milyara yakın insan sensiz gayet de güzel hayatlarını idame ettirirler. varlığından haberi olan insan sayısı belki de dünyada her gün ölen insan sayısına eşittir. popülaritenin tamamiyle sıçık bir şey olduğunun bilincinde olsan bile (dur bok atayım), bir yanın medyadaki tiplere bakarak 'bu herif\karı nasıl ünlü oldu lan, yani ne farklılık var ki olum bunda?' demekten kendini alamaz. ama zamanla alışırsın, sen de onların konserlerine gidersin, onların maçlarını izlersin, onların dizilerinin gelecek bölümünü merakla beklersin. zamanla yaşıtların seri olarak ölmeye başlar, yine bi durulur, düşünürsün, sonra yine alışırsın, devam edersin. zaten o da ayrı bir entry konusudur, ama durum özünde çok kötüdür hakikaten, çok.