her gün bir şeyler değişiyor
ardımda Bıraktığım hiçbir şeyin bıraktığım gibi kalmadığını biliyorum
kendimin bile o küçük şehirdeki gibi olmadığını bilmek
her defasında içimi bir parça daha acıtıyor
kalan sadece benden ufak tefek parçalar
çocukluğumu gömmüşüm o şehre küçük mutluluklarımı...
zamansa inadına tepeleyip geçiyor her şeyi
beni seni anıların her anını...
zaman ilerledikçe silineceğine netleşiyor geçmiş
satır araları canlanıveriyor
isimler yüz hatlarına bürünüp çıkıyorlar karşıma
Ne desem az ne desem çok
ne desem boş ne desem yersiz ve yetersiz
Aşk´ına vurdum başımı iflah olmam
ne kadar su verirsen ver artık susuzluğumu gideremezsin
ne kadar ışık tutarsan tut artık karanlığımı ışıtamazsın
içimde hiç dinmeyen bir "fısıltı" olarak kalacaksın