l ecume des jours

entry19 galeri video1
    14.
  1. piyanokokteyl, jean sol parte, mutfaktaki bıyıklı fare, tesisat borularında büyüyen yılan balığı, insanların ruh haline göre şekil, renk ve boyut değiştiren oda, ölüm yolculuğuna tek gidiş bilet olan, akciğere kök salan nilüfer çiçeği, chloe ve nice harikuladelikle bambaşka bir dünya kuran ve bunu duke ellington müziğinin verdiği ilhamla iki günde başaran, masalsı bir o kadar da gerçekçi, aşk ve tutku ile kanatlanmış boris vian romanı.
    'çiçekçi dükkanlarının hiç demir kepenkleri olmaz... kimse aklına getirmez çiçek çalmayı...' cümleleri, insanın aklına tutunamayanlarda turgut özben'in şu cümlelerini hatırlatır; 'kitapçıların ve çiçekçilerin bazı özellikleri olmalıdır olric. gelişigüzel insanlar bu mesleklerin içine girmemeli. kitaplar ve çiçekler özel bir itina isteyen varlıklardır.' ve insan içli bir ah çeker...

    --spoiler--
    korkunç bir şey bu; aynı zamanda hem umutsuz hem de feci derecede mutluyum. bir şeyi bu denli istemek çok güzel bir şey.
    --spoiler--

    --spoiler--
    colin eldivenlerinin kenarlarını kıvırıyor ve ilk cümlesini hazırlıyordu. cümle, zaman yaklaştıkça gitgide daha hızlı değişiyordu.
    --spoiler--

    --spoiler--
    onları çalışmadan yaşatabilecek makineleri yapmak yerine yaşamak için çalışıyorlar. çalışmanın iyi bir şey olduğunu düşünmeleri onların hataları değil. çünkü onlara dendi ki: çalışmak kutsaldır, iyidir, güzeldir, her şeyden önemlidir ve sadece çalışanların her şeye hakkı vardır. onları sadece her zaman çalışmaları için düzenlediler, o zaman da her şeyden yararlanamadılar. evet aptallar. bu yüzden çalışmanın en iyi şey olduğunu kendilerine inandıranlarla anlaştılar. bu onların gelişmelerini ve bir daha da çalışmamayı düşünmelerini engelliyor.
    --spoiler--

    --spoiler--
    çalışmak korkunç bir şey. insanları makinelerin düzeyine indiriyor.
    --spoiler--
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük