anayasa değişikliği

entry43 galeri
    21.
  1. mantıklı açıdan bakarsak, ironik bir ifade biçimidir. zira, anayasa'yı yapan devlet, yaptığı anayasının bir çok madddesini kendi eliyle ihlal etmektedir. gerek mevcut iktidar, gerek bundan öncekiler anayasa'nın bir çok maddesini ihlal etmiştir...

    yasalar bütünüyle, doğru ve hakkaniyetli bir şekilde uygulanamadıkdan sonra istediğiniz kadar değişiklik yapın nafile. devlet yönetiminin temel meselelerinden olan; halkın huzur ve refahı, temel hak ve özgürlükler gibi maddelerde yapılan ihlaller acaba bu değişiklik gerçekten halk için mi yoksa başka amaçla mı yapılmak isteniyor sorunu getirir akla...

    -örnekse; daha iki üç gün önce demokratik haklarını kullanarak 4+4+4 eğitim sistemini eleştiren kamu emekçileri devlet tarafından, polis cop'u ve tazyikli su ile onurlandırıldı.
    -eğitim sistemini eleştiren öğrenciler aynı muamelelere maruz bırakılmadı mı, parasız eğitim istiyoruz dedikleri için içeri atılmadı mı?
    -asgari ücretle çalışıp, yaşam mücadelesi veren bir sürü insan var. yok mu? elbette var.
    -gelir dağılımında muazzam bir uçurum söz konusu değil mi?
    -sosyal bir devlette olmaması gereken, barınma sorunu yaşayan onbinlerce insan yok mu?
    -devlet vatandaşından vergi adı altında işi abartarak haraç alıp, yine onlara eşit şekilde davranıyor mu? hayır insanları kendi ödedikleri paralarla, boyunduruk altına sürüklemiyor mu?
    -iktidarın nimetlerinden yaralaranarak, yedi göbek sülaleleri zengin olan siyasetçiler yok mu var?

    bunun gibi o kadar çok ironik vaka var ki, saymakla bitmez.

    şimdi devletin anayasa'yı nasıl ihlal ettiğine bakalım, bunu anlamak çok basit.
    geçerli anayasanın belli maddelerini okumamız kafi. bakın devlet anayasayı nasıl kendi eliyle ihlal ediyor. yukarıda yazdıklarımla anayasanın bazı maddelerini karşılaştırın sadece.

    MADDE 2- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

    V. Devletin temel amaç ve görevleri
    MADDE 5- Devletin temel amaç ve görevleri, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.

    X. Kanun önünde eşitlik
    MADDE 10- Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.

    B. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı
    MADDE 34- (Değişik: 3/10/2001-4709/13 md.)
    Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.
    Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve kanunla sınırlanabilir.
    Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir...

    edit: imla
    0 ...