krzystof kieslowski'nin hayranı olanlar az çok bilirler, müziğin onun filmlerinde tuttuğu yeri. daha doğrusu seyircinin elindeki fener gibidir; ''mavi''de binochet'in eskiyi hatırlamaları, ''beyaz''da karol karol'un düşkün halindeki o muhteşem müzikleri.
bunun yanında, priesner'in kieslowski'nin filmlerinde senaryoyu bilmeden yazdığı söylenir. Durumda kieslowski bu muhteşem müzikleri ve filmle mükemmel bir uyum içersinde monte etmiştir.