hiçbir pedagojik yeterliliği bulunmayan ve sadece dilekçeyle * öğretmen yapılan insanlardan bahsediyorsanız doğrudur.
biz de parmak uçlarımıza sopalar yedik, mal gibi sınıfın önünde tek ayakla hem de arkamızı dönüp bekledik,kulak diplerimizden çekildik,beden eğitimi dersi için eşofmanımız yok diye azarlandık. peki şimdi aynısını öğrencilerime yapıyor muyum?
asla!
ama gelin görün ki milyona yakın çalışanı olan milli eğitimde böyle fosiller bulunduğu sürece aynı şehir efsaneleri anlatılmaya devam edilecek.
batının güzel ve büyük şehirlerinde yaşayıp öğretmenlere bok atmak da ayrı bir zevktir, doğaldır. ama şunu da unutmayın ki, sizin hayallerinizde bile tasarlayamayacağınız yerlerde çalışıyor o öğretmenler. *