Türkiye'de bisiklet denen ulaşım aracının bitmek tükenmek bilmez aşağılanmalarına yeni bir örnek sadece.
türkiye'de kullandığınız aracın kıymeti motorlu ve dört tekerlekli olmasıyla doğru orantılı; içindeki insanın canının kıymeti ise o aracın karayolunda kapladığı hacimle doğru orantılıdır.
bisiklet mi? tu kaka...otomobil gibi prestij kaynağı bir araç varken bisiklete ancak fakirler biner (!).
bakanın söylediği söz de bu gizli aşağılamadan başka bir şey değildir.
evet, bisiklet motorsuz ulaşım aracıdır, insan gücüyle ilerler ve benzin gerektirmez.
şu gerçek ki, türkiye'de böyle bir kültürün gelişmesine asla izin verilmedi. çünkü petrol firması ceo'su abiler türkiye'de böyle bir kültürün gelişmesine izin vermez, çünkü türkiye onların ellerini ovuşturarak beklediği potansiyel müşteridir. çünkü sen ben bisiklete otomobilden daha fazla değer verirsek, onların hali nice olur?
işte yollarda "kıroyum, ama para bende" diye bağırarak sizi sollayan, otoyollarda artislik yapan magandalar, her gün tonla kaza haberinin olduğu bir ülkede bir bisiklet kazası görüp bisikleti tehlikeli (!) ilan eden ve bisikleti küçümseyen cahil kitle bu zihniyetin eseridir.