bir david lynch filmi. ilk bakışta çok anlaşılmaz gibi görünse de ipuçları iyi incelendiğinde, özünde bir çift kişilik sendromu anlatıldığı görülür. saksafoncu kahramanımız filmin başlarında da görüleceği üzere hayata küsmüş ve insanı delirten bir monotonlukla yaşamın sürdürmektedir. üstelik iktidarsızdır ve karısıyla yapmaya çalıştığı cinsel aktiviteler hep yarım kalmakta ve sırtına inen küçük dokunuşlarla teselli edilmektedir. karısını öldürdüğü görüntülerden dolayı hapse atıldığında, hücresinde fantastik bir değişime uğrar. görevliler içerideki adamın o adam olmadığını görünce ne yapacaklarını şaşırırlar. tabi izleyicilerde. o şaşkın, şoka uğramış adamın yerinde, genç yakışıklı ve seksi bir genç durmaktadır. işte bu genç saksafoncu kahramanımızın olmak istediği kişinin izdüşümüdür. eskiye nazaran hayat dolu, cinsel faaliyetleri son derece yerinde, canlı ve heyecanlı gencecik bir delikanlı. yani tam zıttı. yani tam hayali. burada kahramanımızjn izdüşümü cinsel faaliyetlerini bir porno film yıldızı ile yapmaktadır. o da kahramanımızın karısıdır. bilinçaltı kahramanımıza normalde el süremediği karısını cinsel bir obje gibi görme ve ondan faydalanma fırsatı verir. cinsel takıntı öyle bir boyuta ulaşmıştır ki karısının, yani önceki hayatındaki karısının, porno içerikli filmleri filmin içerisinde tüm ekranlardan yansıtılarak gösterilmektedir.
filmde elbette karanlıkta kalan, çok anlaşılamayan yerler ve karakterler de mevcut. e bu da asi yönetmenimizn nev-i şahsınamünhasırlığıdır. onu david lynch yapan filmlerine attığı bu anlaşılmayan, beyni tokatlayan, kafa karıştıran bilinçaltı imzasıdır.
gerek müzikleri gerekse insanı derin hezeyanlara salan kasvetli anlatımıyla "kült" sıfatını sonuna kadar hakeden bir filmdir.