o gün büyük bir heyecanla kalkıp giyinmişti... koşarak tahta kapıyı açmış taş merdivenlere oturmuştu. henüz 5 yaşındaydı ama bir çok şeyin farkındaydı, bir kaç yıldır süren bu özlem bugün bitebilirdi. bugünü diğerlerinden farklı kılan neydi? umuyordu sadece umuyordu birşeylerin olmasını. bekledi . başını minik ellerinin arasına alıp gözlerini kapadı ve hayal etti. o an bir sıcaklık duydu yüreğinde. ve çok uzaklardan bir ses yankılandı. onu çağırıyordu annesi. burda oturup hayal ederken nasıl da geçmişti zaman neredeyse akşam olmuştu. ama ne gelen vardı ne giden umut dudağını bükmüş bir çocuktu onun gibi minik yüreğinde. bir damla göz yaşı düştü avuçlarına. doğruldu yerinden eve gitmek için ve o an gözleri parladı. aşina bir siluet ona el sallıyordu. gülerek koştu boynuna atlamak için ve içine çekti o tanıdık baba kokusunu...