imanlı birini anlayacak zihin seviyesine ulaşmak için bir level atlaması gereken dimağların çırpınış cümlesi olabilir ancak.
sen kimsin oğlum? madde ulan madde... bu kadar... maddenin şekil değiştirmiş bir halisin ve buna iman ediyorsun. maddeyi inkar etmiyor manaya uzanıyor inanan sen manaya inanmakla maddenin inkar edildiğini sanıyorsun. sonrada bu düşünce tarzını yanılmaz aklın şaşmaz tezahürü sanıyorsun. tuhaf gerçekten pek tuhaf.
bir insan allah, din , kitap inanç konusunda yokluğa kayıtsız şartsız iman etmiş olmakla tuhaflıkların en alasını sergiliyordur zaten.
aslında sorun şu ki inanan insanlar cahil ile tartışıp onu imana döndürme heveslisi olmaktan ziyade ortaya konulan çarpık düşüncelerin acziyetini göstermekle şişmiş balon haline dönüşen egoların havasını alıyor sonra maddecinin zoruna da bu gidiyor.
kıymet bilin ki sizi diğer bir çok inanan gibi sadece dalga geçilecek bir mahluk olarak arkanızdan ve önünüzde gülüp eğlenmiyorlar, evet kıymet bilinki muhatap alınıyorsunuz en azından.
işte sonra da kelime oyunlarıyla böyle haykırışlar ortaya çıkıyor, aynen böyle başlıktaki gibi.