eskiden periyodik olarak buluşur durum değerlendirmeleri yapardık. bisiklet sürerdik, basketbol oynamaya çıkardık. arada bir onlara giderdim bana tavada makarna yapar coca cola zero ikram ederdi ama bu günler çok geride kaldı. son zamanlarda basketbolda da hep yenmeye başlamıştım gerçi. beraber televizyona bile çıkmıştık. as tv'de haftada dört kere programımız yayınlanırdı. şimdi o şehir değiştirdi. ben de son zamanlarda stewie ile görüşür oldum ama can'ın her dediği aklımda. ne zaman çıkar yol bulamasam can'ın dediklerine flash forward olurum ve bu hayatımı kolaylaştırır. kalede kaleci var diye şut da mı çekmicez sercan? demişti mesela. ben ondan sonra her kaleye şut çeker oldum ama defansı çok boşlayınca çok şut çektim bir kısmı girmedi, onlar geldi kaleme gol oldu ve can işte bu zamanlarda yanımda değildi ve ben çok maç kaybettim.
tabi hem ingilizce hem almanca bilen, üst düzey eğitim görmüş bir insan büyük bir şirkette dolgun bir maaşla işe başlayıp şehirden ayrıldı. bildiklerinden ve tecrübelerinden beni mahrum bıraktı. bursa'dan ayrılarak beyin göçünün bir parçası oldu. bilmiyorum oralarda karizmatik ses tonuyla beni yetiştirdiği gibi yeni öğrenciler yetiştiriyor mu...
mutlu yıllar dostum.