evrim teorisi

entry3497 galeri video28 ses2
    144.
  1. öncelikle evrim teorisi darwinle beraber ortaya çıkmış değildir.kökü eski çağa kadar uzanmaktadır,darwin zamanında evrim teorisi zaten popüler bir teoriydi.evrimden bilimsel olarak ilk bahseden filozoflar iyonyalı lar olmuştur.thales tum canlıların sudan yada denizden varolduğunu düşünmekteydi.onun devamı anaximander'e göre varlıkların hepsi değişik formlar alan bir ilk tözden kaynaklanmıştı.anaximader canlıların kökeni olarakta balıkları göstermekteydi.bunu da;denizlerin çekilmesi ile karada yaşamak zorunda kalan balıkların,insana kadar uzanan bir süreci meydana getirdiği şeklinde açıklar.aynı dönemin filozofu heraklitus canlılar arasındaki çatışmalardan bahsederek,darwin in doğal seleksiyon kuramının ilk temsilcisi olmaktaydı.aristoletes de evrim düşüncesini şu şekilde özetlemekteydi;canlılar basit formdan,başlayarak gelişmiş bir transformasyona ulaşmakta,canlılar ilk olarak kendiliğinden oluştuğu,doğanın şartlara göre organ oluşturduğunu..
    ılk dönem filozoflarından itibaren evrim teorisi ifade edilmekte ve uzerinde çalışmalar yapılmaktaydı.
    evrim bilimsel açıdan ele alınması ançak 18 yuzyılla berabar başlar.bu kadar gec bir şekilde bu çalışmaların başlamasında,ortacağ,engizasyonun bilimsel araştırmaları engeleyen teolojik yapısı etkili olmaktaydı.fransız doğa bilimci buffon,aristotalesin düşünce sistematiğini düzeltmek ve geliştirmek üzere ilgilenirken,ilgi alanını evrim oluşturmaktaydı.buffon canlı ve cansız dünyada hemen her şeyin evrim sürecinde oluştuğu görüşündeydi.bu görüşü dile getiren buffon karşısında klise yi buluyor.engizasyon ,korkusuyla ''kutsal kitaplara'' ters düştüğünü ifade ederek sözlerini geri almaktaydı.
    condorcet, lord monboddo, cuvier sosyal alanda gelişen insanlığın,biyolojik yaşamında da bir gelişme ve değişme surecei yaşayabileceğini ileri sürmektelerdi.ısveçli botanikçi linnaeus klise baskısı karşısında evrimin sadece tek bir türde olabileceği gibi bir düşünce içinde kalarak,evrimin biyolojik anlamda ilk savunucusu olmaktaydı.bu dönemde yine darwin in dedesi,erasmus darwin de,canlıların yaşam dönemlerinde uğradıkları değişikliklerin yeni kuşaklara geçmesiyle evrimleştiği görüşündeydi.
    evrim üzerine ilk defa lamarck kapsamlı ve tutarlı kuramı oluşturur.lamarcakın oluşturduğu kuramın bir çok eksiği vede olgusal içerikten yoksun olmasından dolayı bilim çevrelerinde ilgi bulmaz.
    darwin'e gelirsek,öncelikle darwin evrim düşüncesini ortaya atan değildir,bugun ki gecerli evrim kuramını kurandır.diğer yandan darwin canlıların ortak bir kökten geldiğini ortaya atan olmamakla beraber,bu düşünceyi sav olmak çıkartıp,verdiği deneysel kanıtlarla,bilimsel onerme niteliği kazandırmıştır.darwin'in evrim kuramı birbirini tamamlayan iki öğe barındırır. birincisi: canlı dünyada değişik biçim ve türlerin ortak bir kökten kaynaklanarak geliştiği; ikinciside:canlılar arasında "yaşam savaşımı" ve "en uyumlunun ayıklanmaktan kurtulması" diye dile getirilen evrimin gerçekleşme düzeneği .
    darwinin evrim üzerine en önemli katkısı ''doğal seleksiyon''görüşüdür.darwin'in doğal seleksiyon görüşüne göre doğadaki canlılar yok olurken,sadece rastlantılarla yada şans ile açıklanamaz der;ona göre canlılar arasında,cevre koşullarına uyum kurma konusunda diğerlerinden üstün olanların yaşamda kalabilmesi, bunu başaramayanlarında yok olup gitmesi yada güçsüzün güçlü tarafından doğal olarak yaşam dışına itilmesi idi.darwinin doğal seleksiyon üzerine ortaya koyduğu düşünceler hala gunumuzde ne biyologlar tarafından nede sosyal bilimciler tarafından tam olarak kabul edilebilmektedir.
    darwinin evrim sürecine en önemli katkısı yukarıda yazdığım gibi doğal seleksiyon düşüncesidir.
    genel olarak evrim düşüncesi,turlerin yaratılmadığını,organizmaların tümünün basit veya ilkel formlardan evrildiği ifade eder.bireyler üzerinden populasyonunu devam ettiren evrim süreci,doğal selekiyon düzeneği ile de çevreye en uyumlu olan yaşamsal düzenini devam ettirir.
    evrim teorisi darwinin de ifade ettiği gibi,evrim teorisi her şeyi açıklamaz.bilimsel her kuram gibi,açıklayabildiği olgular yanında açıklayamadığı olgularda bulunmaktadır.her bilimsel kuram gibi eğer turler üzerine daha açıklayıcı bilimsel bir teori geliştirilebilirse,evrim kuramcılarının da ortaya koyduğu gibi evrim gecerliliğini yitirir.fakat gunumuzde bulunan bir çok fosil ve genetik bilimindeki gelişmeler evrim kuramını doğrular niteliktedir.
    son dönemlerde özellikle amerikada başlayan ve avrupa kliselerinde de taraftar bulmaya başlayan mukemmel yaratıcı tasarımına gelince.evrim teorisine en başından beri karşı çıkan klise bilimsel anlamdaki kanıtların daha da yaygınlaşmasından itibaren,mukemmel yaratıcı kavramını ortaya atmış bulunmakta,tanrının evreni yarattığını ama turlerin oluşumunu da kendi içindeki evrimsel sürece bıraktığını ifade ederek,dinle bilimi buluşturarak tanrı kavramını hala devam ettirmeye çalışmasıdır. yuzyıllardır kutsal kitaplarında yaratılış öykulerini ezberlediğimiz dinlerin birden bilimle buluşarak evrim kuramanı destek vermeye çalışmaları başlı başına kendi otokrasini sürdürebileme amacı taşımaktadır.
    diğer yandan metafizike boğulmuş islamda ise turlerin ve canlıların devam uzerine doyurucu bir bakış açısı bulamayız.tamamıyla evrim kuramı karşıtlığı olarak kendini dayatmaya çalışanlar ipe sapa gelmez açıklamalarla sözde evrim kuramını çürütme derdinde.
    islam içerisinde daha ilk dönem islam düşünürleri bile toplumu ve canlıları diyalektik bir yöntem üzerinden açıklamaya çalışırken,gunumuzde islam içerisinde metafizik düşüncenin tamamıyla baskın olmasından,tek yapabildiği evrime tamamıyla karşı çıkmak.islam tamamıyla evrime karşı olma durumunu hıristiyanlığın ve museviliğin etkisiyle geliştirmiştir.. çünkü evrim teorisi, hıristiyanlık teolojisini temelden sarsan bir teoridir.
    bilinmelidir ki,islamda cahiz,nebur,huseyin ibn mansur,mevdudi,ibn mace hatta ibni haldun ile mevlana düşünce sistematikleri iyi incelendiğinde evrimsel bir döngünün varlığını bildirirler.rabbin adem'den önce de evrim sürecinin olduğunu; bu evrim sürecindeki insanlaşmayı, insan olma onurunu, insan olma şerefini ve dolayısıyla denenmeye ehliyetli bir hale gelmeyi ifade eden bir aşama, ara durum olduğu tarzında yorumlar yaparlar.
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük