medyamız ve kimi sinema yazarlarımız babasının ayhan işık olduğuna öyle takmışlardır ki adam başka bir faaliyeti ile haber olamazdı ülkemizde. neyse ki birkaç gün önce sudan büyükelçiliği önünde bu ülkeye insani yardımların geçişinin engellenmesini protesto amacıyla düzenlenen gösteriye katılmasıyla da haber oldu. aslında adam polisin uyarısına rağmen babası da dahil olmak üzere diğer sudan karşıtı göstericilerle birlikte büyükelçilik bahçesini terketmeyi reddetmese ve reddettiğinden dolayı kelepçelenerek gözaltına alınmasa yine haber olmayacaktı belki de. oysa ki bu tutuklanma olayından sadece bir gün önce abd senatosu'nda yaptığı konuşmada, washington'un, aralarında sudan devlet başkanı Ömer el beşir'in de bulunduğu, uluslararası ceza mahkemesi tarafından aranan 3 sudanlı yetkiliye karşı baskıyı arttırmasını istemişti. bu üç yetkili ağustos 2003 - mart 2004 tarihleri arasında darfur'da insanlığa karşı suç işlemekle suçlanıyordu. george clooney bunları açıkladığı konuşmasının ardından ingiliz başbakanı onuruna verilen yemekte first lady michelle obama'nın yanına oturmuştu. hey hat... adamlar nerede biz neredeyiz. george clooney'nin insanlığa karşı işlediği suçlar yüzünden baskı görmesini istediği Ömer el beşir cumhurbaşkanımızın konuğu olarak geçtiğimiz yıllarda ülkemizin konuğu olmuştu. suriye'de ölen insanların hakları kadar eminim darfur'dakilerin de hakları vardı ama ne sebeple bilinmez hükümetimiz bunları görmüyor. ama belli mi olur, birkaç ay sonra onu da karşısına alan ve bağım bağım bağıran bir siyasetçilerimizi meydanlarda ya da medya karşısında görebiliriz.
george clooney'i şöhretini bilinçli bir şekilde bu amaçta kullandığı için tebrik etmek isterdim. keşke bizim popüler sanatçılarımızın da böyle aktivist yanları olsa.