küçüğüm şimdi sen on sekizindesin
güzelliğin gün günden dillere destan
hatırımda herbiri seninle canlanan
izmir'in günlerinde, gecelerindesin.
sönmüş yanardağlar, kaleler eteğinde
yüzyıllardır uyuyan şu bizim izmir
o âşık kadınları, levent erkekleri nerde?
sahiden yaşayıp göçtüler mi kim bilir?
balkonlara, yalılara dalar düşünürüm
o günler uzaklaşan yelkenlerin peşi sıra
akan bulutlar gibi geçmiş; ne iz, ne hatıra!
sır şimdi bunca güzel hayat, güzel ölüm!
sır şimdi gözyaşları saadet dilekleri
bize gelen yüzyılların hikâyesi sır
eski izmir diye ne varsa şunun bunun bildiği
yaşlıların kırık dökük anlattığıdır.
aşkı şehirler yaratır, şehirler yaşatır
ben gönlümce yaşadım, gönlümce sevdim
bilirim saadetim, yalnızlığım bundandır
seni bulduğum, kaybettiğim günden bilirim.
aşklarının tarihi bir şehrin tarihidir diyorum
gün gelir aşklarıyla anılır şehirler anılırsa
niyetim sevdalı sözler etmek olmasa
izmir için ne yazarsam sana adıyorum!