söykü dergisi sayı 3 daktilo

entry61 galeri video1
    48.
  1. - son teslimat;

    bazen, çok sade anlatımlarla verilen derinliğin okuyucuyu hiç de tahmin edilmeyecek biçimde etkilediği görülür.

    " burada hiç bir şey beyaz değil, kıyafetimden başka."

    bir ruh hastasını, zeka özürlüyü ya da beyin travması geçirmiş bir insanı, onun iç alemini, hayallerini ve duygularını yansıtmak her yazarın cesaret edebileceği bir eylem değildir. zira, ruh hastası gibi hayal kurmak, zeka özürlü gibi korkmak, beyin travması geçirmiş bir kişi gibi düşünmek, analizler yapmak ve asıl önemlisi; okuyucuya, bunları hakkıyla yansıtmak gereği vardır.

    işte! iyi bir örnek;

    "...ancak bana verip durduğunuz o uyarıcılar ağzımın da zihnimin de tadını kaçırıyor..."

    ve biri daha;

    "...hayal gücüm pek yoktur ancak bazen aklıma kapının ardı geliyor. orada bir dünya hayal ediyorum. sadece bir hayat. detayları veremeyecek kadar bulanık bir hafızam var, malum. duvarlar ise kabuslarıma giriyor. ne zaman gözlerimi kapatıp, karanlığa çekilsem, duvarların kasveti etrafımı sarıyor. renksiz, soğuk..."

    gerek kurgulama biçimi ve gerekse direkt kahramanının ağzından oldukça derin ve etkileyici anlatımıyla, bu sayının okumaktan tat aldığım hikayelerinden biri oldu son teslimat.

    tek kahramanlı bir hikaye, tek kişilik tiyatro oyunu kadar sıkıcı olmaya namzettir fakat hayır! sıkılmadan, yorulmadan, normal bir okuma hızında vermek istediklerini alarak, keyifle okuyorsunuz.

    keşke diyorum! şu paragraflar da korkutucu büyüklüklerde olmayıp da aynı ustalıkla bölüne-bilselerdi.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük