Ulusal parti genel başkanı ve Türksolu dergisi baş yazarıdır. Tam ismi Gökçe Fırat Çulhaoğlu'dur. işçi Partisine genç yaşta katılıp partinin gençlik kolu olan Öncü Gençlik liderliğine ve parti merkez yürütme kurulu üyeliğine kadar yükselmiştir. Sonrasında CIA'cı kliğe bağlı MiT ajanlığı suçlaması ile Doğu Perinçek tarafından partiden ihraç edilmiştir. Beraberinde partiden ayrılanlar ile birlikte CHP'ye geçmiş bu partiden de Kemal Derviş'in partiye katılması ile beraber istifa etmiştir.
2000'li yılların başında çevresindekiller ile birlikte başta istanbul'daki üniversiteler olmak üzere atatürkçü Düşünce Kulüpleri Federasyonu çatısında örgütlenmeye başlamıştır. Aynı günlerde ileri adı altında bir teori dergisi çıkartmaya başlamıştır. Üniversitelerde kurduğu ilişkiler ve örgütlenme faaliyetlerinin de yarattığı destek ile örgütündeki öğrencilerden öğrenci temsilcileri çıkartmaya başlamış ve hem akademik çevrelerle yakınlık kurmuş hem de ilgili üniversitelerde daha rahat örgütlenme fırsatı yakalamıştır.
Örgütünün gücü artmaya başlayınca ekibi ile beraber 2 haftada 1 çıkan (sonra haftalık olarak çıkmaya başlayacak) Türksolu adında siyasi dergiyi çıkarmaya başlamıştır. Bu dergi ile kamuoyunda bilinirliği artmıştır. Örgütü hemen her gün ,gündüz büyük şehirlerin kalabalık yerlerinde gece ise kapı kapı dolaşarak dergi sattırmış, abone toplamıştır. Bu sayede örgüt finansman problemini de çözmüştür. Dergiye yazıları ile destek vermiş olan Yekta Güngör Özden, Vural Savaş, Sunay Akın, Şener Üşümezsoy, ilyas Salman, Öner Yağcı gibi bilinir isimlerin de dergi ve örgüt çevresinin bilinirliğine katkısı olmuştur. Tüm bu gelişmelerden sonra çıtayı yükseltmek isteyen Gökçe Fırat; tepki çekecek, merak uyandıracak pankart,eylem ve yazılarla kamuoyu bilinirliğini arttırmıştır (bkz: Ordu göreve) .
Bunu yaparken ise topladığı tepkiler ağırlıklı olarak olumsuzdur. Örgütünü başlarda savunduğu sosyalizm öğelerine tezat oluşturacak şekilde sürekli aşırı milliyetçi damara oynayan hatta düpedüz ayrımcılık ve sindirme politikası güden bir pantürkizme sürüklemiştir.
Sonunda partileşerek aynı sivri siyaset stratejisini izlemeye devam etmiştir.
Ajan olduğu yönünde sarf edilen iddialar tam olarak ispatlanamamış olmakla beraber bu iddianın aksi de ispatlanamamıştır. Doğu Perinçek'in ilgili dönemde durumu dönemin başbakanı Bülent Ecevit'e bir şikayet mektubu yazarak bildirdiği bilinir.
Türksolu'nun çıktığı ilk yıllarda derginin genel yayın yönetmeni ve Gökçe Fırat'ın en yakın kurmaylarından Erkin Yurdakul'un kendisini derginin penceresinden aşağı atarak intihar etmesi de bir dönem kuşku ile bakılan olaylardan biri olmuştur.
Mizaç olarak çevresindekilerle dalga geçmekten çekinmeyen, üslubu sert, örgüt içinde katı hiyerarşi uygulayan biri olarak tanınır.