insanı çileden çıkaran, bezdiren, aranızda oluşabilecek her şeye mani olan sevgili adayıdır.
bir ortamda tanışıp birbirinizin esprilerine güler, gülerken bakışmaya başlar, ardından bir etkileşim içine girip sonraki günler koyu bir muhabbetin içinde bulursunuz kendinizi. ancak zamanla tanıdıkça uzaklaşır, şansınıza söversiniz.
en duygusal anınızda, birlikte dans edilesi fransızca bir müzik açarsınız "yabancı sevmiyorum ben, anlamadığım şarkıyı niye dinleyeyim ki" der.
elinizdeki kitap bitmiştir ve onun etkisiyle hakkında konuşacak birini ararken o aklınıza gelir. "tavsiye edeyim hem de muhabbet açmış olurum" dersiniz. anlatırsınız kitabı, "bence okumalısın tavsiye ederim" dersiniz, "hmm bilmem ki canım kaç sayfa oo" der.
belki izlemeyi seviyordur bir de o koldan saldırayım diye düşünür, "hafta sonu sinemaya tiyatroya falan mı gitsek ne dersin" dersiniz, "tiyatroyu annem çok sever istersen onla gidin ahahaha" der
hiçbir yerden bir bağlantı atamazsınız arkadaşa, bir türlü çekip alamazsınız; o güzel gözler, gülüşler neden ona verilmiştir anlayamazsınız. haliyle başlamadan biter.