Çok yalnızım, sensizim, karanlıktayım, özlüyorum seni, yanımda
olsaydın keşke sana, sana öyle sarılmak isterdim ki..
Sensiz geçen günlerimin ne tadı ne de tuzu var..
Yaşıyorum böyle hergün ölerek, hergün biraz daha tükenerek hayatın karşısında,
Insanlar içinde acı çekerek, hergün biraz daha, biraz daha solarak..
Duyuyor musun beni üzügünüm ve de mutsuzum ben..
Yaşıyorum böylece hergün ölerek, hergün ölümü bekleyerek saatlerimi sayıyorum.
Yığınlar içinde hergünüm kabus gibi geçer, senin için yaşamak, sensizliğe yaşamaktır benim için sonralar..
Boşa geçer günler, gece olunca anlamsızlık kaplar tüm ruhumu
Karanlığa çeker beni yiyip bitirir her göz kapatışlarımla aklıma gelmen.
Mektuplarını okuyorum, mektubun elimde gün ve gün yazılmış gözyaşı kokan.
Fotoğrafın işte yaşam kokan elimden düşmeyen
Söz vermiştim sana umudun ölmez.
sen de söz vermiştin ne pahasına olursa olsun
sen de söz vermiştin herşeye rağmen..
Bir çocuk gibi safça gülmek mi yoksa acıları biraz azaltmak mı yaptıklarım?
ben söz verdiğim gibi işte burda yine karşındayım dimdik ve çaresizce.
Veremediğin yanıtları düşünüp ne zormuş diyorum yine gülerek.
Değil bu sevgilim yaşam bu değil, yaşam sensiz güzel değil, değil..
Sen hep mutlu olmalı sen gülmelisin
Söz vermiştin bana güneşli birgünde kaçacaktık çocuklarla uzaklara
Salacaktık gök yüzüne uçurtmaları biz
Gülecektik hep biz gülecektik
Düşler bozuldu, güller soldu burda kırıldı kolum, döküldü yaprağım
Hatırla sevgilim hatırla yağmuru sağanak gibi aniden yağan yağmuru
yaşamak çok, çok güzel demiştin ya artık değil, değil..