henüz çok gençtim, gördüğüm her yeniliğe atlayıp "en çağdaş ben olacağım ulaan" edasıyla gezerken..
bir çok yakın arkadaşım vardı o zamanlar, oturup beraber porno izleyip masturbasyon yaptığımız..
o günlerden biri evde oturmuş asılıyoruz her zamanki gibi, normal bir gündü..
ta ki o ana kadar, uzaklardan bir yerlerden "kankaaa" diye bir uğultu geldi.
ve tanıdığım, tanımadığım herkes birbirine kanka demeye başladı, evrimleşti "kank" oldu, biraz daha değişti "knk" oldu, "qanqa" oldu, "panpa" oldu..
Durmadan bir şeyler oldu, ancak ben hiçbirine bir türlü ısınamadım, hep yabancı geldi bu kelime bana..
Çok gençtim dedim ya, geceleri yatmadan önce hep "arkadaş" ile "dost" kelimelerinin anlamını çözmeye çalışıyordum. beraber "masturbasyon" yaptığımız kişiler mi benimle "dost" yoksa beslenme saatinde benimle yemeğini paylaşan mı benimle "dost"? Henüz bu kavram kargaşasını atlatamamışken girdi hayatıma "kanka" kelimesi..
Herkes birbirine kanka diye hitap ediyordu, ben isimleriyle.. ancak her zaman ismiyle hitap edilmiyordu kişiye, bir eksiklik oluyordu hep.. Kullanmaya çalıştığım zamanlar "ne dedim lağn ben?" tepkisiyle iğrendim kendimden, bu kelimeyi ısrarla kullanan bireylerden..