küçükken ben, eskiden yani .. fakirdik anlayacağın.. bir çift klasik ayakkabımla hem beden eğitimi dersine hem yaza hem kışa katlanmıştım. tam 2 sene o ayağımı haddinden fazla sıkan rengi silmekten siyahtan kırmızıya dönmüş, yanları terzi dikişine dayanamayıp başka yerlerden patlak veren o kurdeleli ayakkabılarımla alaylar yediğim o günlerimi unutamıyorum. babam ayakkabım biraz daha dayansın diye okul çıkışları arkadaşlarımla oynamaya yollamazdı. annem komşunun kızının küçük gelen ayakkabılarını sobaya atmasınlar diye gözlerinin içine bakardı. o zamanlar fakirlik hayatımın sonuna kadar yakamızı bırakmayacak sanıyordum. sonra zaman geçti babamın işleri düzeldikçe düzeldi ve benim şimdi o olaylardan yaklaşık 13 sene sonra tam 53 çift ayakkabım var sözlük. her gördüğüm ayakkabıyı alıyorum giysemde giymesemde dolabıma koyuyorum ve her Allah'ın günü hiç usanmadan dolabımı açıp dakikalarca ayakkabılarıma bakıp şükrediyorum..
edit: o kadar görgüsüz değilim sözlük.. ihtiyacı olanları düşünmeyecek kadar!