az önce ev arkadaşım geldi işaret parmaklarını birbirine vurarak nie ki şeyin var mı şeyin var mı diye sayıkladı.*
meğer kastettiği işaret koymak için kullanılan post itlermiş. *
neyse masamın üstünde dedim, odadan bağırmaya başladı, bunun en az hangi rengini kullanıyorsun diye. *
her yerimde onlardan var al işte hepsini dedim.*
evin içinde her yerinden öpüyorum diye bağırarak koşturmaya başladı. üst komşu tak tak vurmaya başladı. anasını satıyım adam uyaracağım diye bizden çok gürültü yapıyor.
ama asıl sorunum ben bu kızla nasıl eve çıktım. yani insan hiç görmediği biriyle neden eve çıkar. hırsızı var katili var, gelip iğrenç espri yapanı var, bulaşıkların içinde böcekler olana kadar yıkamayanı var, ödünç aldığı telefonla konuşurken kayıp düşüp kanalizasyona düşüreni var. hoş benim tanıyıp eve çıktığım çok mu iyi sanki. evin temizliğini yapacak sözde tüm temizlik anlayışı 2 haftada bir evi süpürmek 2 saatte bir evin içine ederseniz ben de sizin ağzınıza ederim demek. tabi bu kadar şikayet edince insan kendine bakıyor biraz da. neyse o da sonra.
bu arada kanalizasyona telefonunu düşürdüğü sırada hoşlandığı çocukla konuşuyormuş, telefon sim numaralar gitmiş haliyle çocuk da gitmiş. gerçi sonra buldular birbirlerini de elektrik alamamış. bütün ankara trafo olsa bu kıza elektrik veremeyecek ben ona yanıyorum.