sonraki bir dönemde hakkında uzunca bir entry döşeneceğim büyük müzik adamı, harikulade bir öğretmen, müthiş bir orkestra şefi, garip bir besteci, orkestra alanında müthiş bir eşlikçi - harikulade bir karakter şefi...hem de eşlik şefi...var mı öyle hem karater dolu eserleri büyük fikir sahibi olarak yönetmek, eser hakkında bütün dünyanın önünde saygıyla eğildiği bir "dramaturji" üretmek, ama hem de başkasının (bir solistin) ürettiği dramaturjiye neredeyse bir öğrenci edasıyla sarılabilmek...
bunun yanında jazz music alanında piyanist olarak aktif olmak, broadway´da jazz quartett´lerle barlarda çalmak...sonra uçağa atlayıp viyana´ya gitmek ve viyana filarmoni´yle tarihe geçen mahler senfoni kayıtlarını yapmak...
ravel piyano konçertosunu çalıyor adam. ravel konçerto piyano edebiyatının en güç sayfalarından birisi. bu konçerto´da podyumda durup orkestrayı yönetmiyor, hayır, resmen tabureye oturup konçertoyu bizzat "çalıyor"...hem de ne çalmak. e bu konçertoyu çalan bir adam büyük ihtimalle bütün beethoven konçertoları, beethoven piyano sonatlarını da çalabilir öyle değil mi, ama hayır, hiçbir zaman "ben piyanistim" bile demiyor... sadece önüne ne gelmişse o işi "dibine " kadar yapıyor.
leonard bernstein 20.yyılın en önemli 3-4 müzik adamından birisidir. ve büyük ihtimalle de ilkidir.
hayatı boyunca sadık kaldığı tek büyük dostu " sigara"ydı. gerçek bir sigara tiryakisiydi. kendisiyle röportaj yapanlar bile, stüdyolarda "kesinlikle sigara yasağı" olmasına rağmen kendisine bir istisna yapmak zorunda kaldılar. "lenny" sigara içemiyorsa röportaj yapmazdı çünkü.
ama sigara kendisine hiçbir zarar vermedi. çok yaşlandı lenny.
1990 yılında dünya çok büyük bir adam kaybetti. huzurunda saygıyla eğiliyoruz.
