kalpteki yanığın koldakinden daha çok acıtması

entry2 galeri
    ?.
  1. Dün gece çay içeyim dedim, gittim yaktım ocağı. Kazağımın kolu genişti, demliğin sapı oraya girmiş.
    Gördüm mü?
    -Hayır.
    Ama hissettim dostlar, kaynar su koluma dökülünce, öyle bir hissettim ki hem de, cayır cayır yanan kolun yanında, attığım çığlıklar hiç kaldı...

    Önce suya tuttuk, sonra doğru hastaneye. Bol bol krem sürdüler, bir de sarıp, buz tuttular.
    Buraya kadar her şey iyi...
    Eve geldim, aklım kolumda, bildiğin zonkluyor. O nasıl acıydı Allah' ım! Saat 12 oldu yok, 1 oldu yok, 2 oldu, uyku denen lanet hala yok. Acıdan kıvranıyorum.
    Bir şekilde uyumuşum, baktım sabah acı yok.
    içimden demeden edemedim;
    -Kol yanığı onca canımı yaktı bir günde geçti sancısı, izi kalır belki...
    Ya kalpteki yanık?

    Geçmiyor...
    -Hem acıyor,
    -Hem hala yanıyor.

    Aşık olmak değil bahsettiğim, hayatın içi zaten yangın yeri...
    Sanırım hepimizde var bu yanık, kalpteki yanık.

    Kalpteki yanığın, koldakinden daha çok acıtması budur!

    Yaşamak, her gün biraz daha yanmaktır.

    Bazen biten bir dostluğa, bazen kaybedilen güzel günlere, bazen bilinmeyen geleceğe...
    Ancak bir şekilde yanmaktır. *
    0 ...