''şüphesiz iman edenler, yahudiler, hristiyanlar, nasraniler ve sabiiler'den her kim allah'a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve iyi iş yaparsa, elbette bunların rablerinin katında mükafatları vardır. bunlara bir korku yoktur ve bunlar üzülmeyeceklerdir."
bu ayette geçmiş kavimlerin ele alındığı, islam' dan sonrakilerin dahil edilmediğine dair bir ibare yoktur. var diyen ispat etmek zorundadır.
ha derseniz başka ayetlerde tam tersi söyleniyor: o zaman bu durum ayetin yanlış yorumlandığını değil, kuran ayetleri arasında çelişki olduğunu gösterir.
bu da insanın aklında şöyle bir soru doğurur ki, (insan kendi zihnine gem vuramaz illa ki sorgulayan bir beynin aklına bu soru takılır)
söz konusu ayet; hristiyanlar' la, museviler' in ittifakına ihtiyaç duyulduğu günlerde mi nail oldu ?
şayet tanrı bir beyin yarattıysa, tamamen art niyetsiz bir akıl yürütmenin sınırlarına gem vuracak bir cezalandırmada bulunmamalıdır. benim bakış açım budur.
sorgulamayan bir insan, cenneti hak edemez, etmemelidir. sorgulamayan her şeye boğun eğen bir beyin dünya hayatını bile hak edemez aslında.
bu benim görüşümdür ve düşünce sistematiğimdir.
ne bundan utanırım ne de bunun engellendiği bir görüşe teslim olurum.
ayetleri çarpıtmadan, adam akıllı izah edebilecek bir beyne ve kültür birikimine de saygı duyarım, esen kalın.
